MHP lideri Bahçeli'nin açıklamasından satır başları şu şekilde;

ATATÜRK HVALİMANI'NA MİLLET BAHÇESİ 

Geçtiğimiz pazar günü Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi fidan dikim törenini gerçekleştirdik. Millet Bahçesi fethimizin tamamlayıcısı bir halkası, kuşkusuz göz kamaştıracaktır. Bu projeden dolayı tahammülsüz gösteren alayı birden çölleşmiş siyasetlerinin kurbanı olacaklardır. Bunların meselesi ne ağaç, ne doğa ne de çevre güzelliğidir. Böylesine bir gündemleri asla yoktur. Gayeleri sorun çıkarmak, Türkiye'nin önüne taş koymaktır. Kimin sorumlu, kimin suçlu, kimin İstanbul'un bahtını kapağı da açıktır. Yeni bir gezi kalkışması çıkarmaya kimsenin gücü yetmez. Bizden söylemesi, uyarmadı demesinler. Su testisinin su yolunda kırılacağını bir an olsun güdük akıllarından çıkarmasınlar. Tekraren diyorum ki İstanbul'un Fethi'nin 569'uncu yıl dönümü mübarek olsun.

Son günlerde arka arkaya şehit haberleri alıyoruz. Bölücü terör örgütleriyle girdikleri çatışmada şehit düşen kahramanlarımıza Allah'tan rahmetler diliyorum. Sahaya yansıyan mücadele arzusu da aynı oranda artış kaydetmektedir. Hiçbir terör örgütü Türkiye'nin karşısında duramayacaktır. Türkiye bölücülüğün kökünü kurutmaya, terörün kafasını koparmaya kararlıdır. Terörün dini, milliyeti, ülkesi, yöresi, geçerli bahanesi yoktur. Terörü aklamaya, arındırmaya niyetlenen ülkeler zulmün ortağı, ihanetin ortağıdır. Özgürlükte terör iki karşı kutuptur. Demokrasi, terörün sığınağı, temin zemini olamayacaktır. İnsan haklarıyla terörü aynı görenler işlenmiş cinayetlere iştirak etmiş ahlaksızlardır. 

İSVEÇ VE FİNLANDİYA'YA NATO VETOSU

Basiretli olmak demek gösterilenin ötesini görmek demektir. Türk milleti engin bir basirete sahiptir bu nedenle dostane maskeye bürünmüş düşmanlıkları tespit edecek karakterdedir. Gülücükler saçarak, bize el uzatan aynı anda kolumuzu kesmek için fırsat kollayan terör baronlarına tavizimiz dün olduğu gibi yoktur, olmayacaktır. Biz konuştuk mu mertçe konuşuruz. Buna karşılık namertleri biliriz, nankörleri görürüz. Terörle mücadelemiz aynı zamanda zalimlerle, Türkiye düşmanı mihraklarla mücadeledir. Teröristlere elindeki silahı verenler de teröristtir. Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine itirazı boşa değildir. Bu ülkeler samimi değildir. İsveç yönetimi kendi başkentinde bölücü teröristlerin gösterilerine hala sessizdir.  Geçen hafta Türkiye'de müzakere masasına oturan İsveç heyeti aynı gün terörist Salih Müslim'i devlet televizyonuna çıkaracak kadar art niyetlidir. İsveç ve Finlandiya terörle arasına mesafe koymadan NATO'ya nasıl girecektir? Olacak iş midir bu? İki ülkenin NATO'ya girmesi hangi mantığa, hangi ahlaka sığabilecektir. Bize göre İsveç ve Finlandiya kırmızı kart cezalısıdır. PKK'ya tavır alıp da YPG'yi kollamak ayrı kategoride değerlendirmek yaman bir çelişkidir. PKK neyse YPG odur. Her gün şehit veren, her gün şehit tabutlarını omuzlayan biziz. Sınır ötesi askeri operasyonlarımıza itiraz eden malum ülkelerle nasıl ortaklık kuracağız? ABD'nin tahrikleri, terör örgütüne kesintisiz destek sağlaması, ikazen ifade ediyorum ki isyan sınırlarına dayanmıştır.

Editör: Seren Bülbül