Mudanya Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğe, Başkan Yılmaz’ın yanı sıra Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Rektör Prof. Dr. Emin Karip, Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Saim Kılavuz, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Mudanya Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Mollasalih moderatörlüğünde gerçekleşen programda, Başkan Oktay Yılmaz hem tecrübelerini paylaştı hem de gençlerin sorularını cevapladı.

‘ŞEHRİ TASAVVUR ETTİM’
İş hayatı ve siyaset sürecine dair tecrübelerini paylaşan Başkan Oktay Yılmaz; “İş hayatında edindiğim tecrübeler, siyasette de çok işime yaradı. Çünkü ben hayatı bir bütün olarak görüyorum. Bir yerde edindiğimiz tecrübeler daha sonra çok başka yerlerde de işimize yarayabiliyor. Bazen siz bir hedefe giderken, önünüzde çok farklı kapılar da açılabiliyor. Benim siyasete girişim de biraz öyle oldu. Çünkü daha önce gündemimde siyasete girmek yoktu. Belediye başkanlığına aday olduğumda önüme bir tasavvur koydum. Şehri tasavvur ettim. ‘Şehir nasıl olmalı?’ sorusunu sordum kendime ve bunun kendimce cevabını verdim. Sonra da bunun felsefesini oluşturup, kendi bakış açımı ortaya koydum. Ardından da şehri nasıl yöneteceğimizi ortaya koyduk. Dedik ki; “Bu şehri yönetirken Yıldırım Beyazıt’ın cesaretini örnek alacağız. Sorunların üzerine o cesaretle gideceğiz. Yine Fetret Devri’nin ardından devleti yeniden derleyen, toplayan Çelebi Mehmet’in ferasetini ve basiretini örnek alacağız kendimize. Emir Sultan Hazretleri’nin de gönüllere taht kuran manevi şahsiyetini örnek alacağız, rehber edineceğiz dedik. Böyle bakış açımızı, iş tutuş şeklimizi ortaya koyduk” ifadelerini kullandı.

ORTAK AKIL VURGUSU
Şehri yönetirken daima ortak akla öncelik verdiğini belirten Başkan Oktay Yılmaz; “Biz işe başlarken, ‘Birlik beraberlik işin besmelesi’ dedik. Dolayısıyla paydaşlarımızla hep istişare içinde olduk. Tüm eleştirileri dikkate aldık. Eleştirileri iyileştirme faaliyeti olarak gördük. Tüm eleştirileri birleştirip, üstüne de istişare mekanizmasını çalıştırınca daha mükemmel işler ortaya koyduk. Yaptığımız her hizmette, hizmetin muhataplarını dikkate aldık, onların fikirlerini önemsedik. Örneğin bir mahalleye park yapacaksak, bu parkın işlevini mahalle sakinlerine sorduk. Bu parkın içine basketbol sahası mı yapalım yoksa dinlenme parkı mı olsun vs. bu soruları mahalle sakinlerine sorduk. Oradan gelen cevaplara göre de iş ürettik” diye konuştu.

KÜTÜPHANELERE YOĞUN İLGİ
Yıldırım’da kaçak yapıların yoğun olduğunu hatırlatan Başkan Oktay Yılmaz; “Yıldırım büyük ve kapsamlı bir dönüşüme ihtiyacı vardı. Biz de göreve sosyal, kültürel bir dönüşüm projesi ile başladık. Kendi mekanlarımızdan birini dönüştürdük ve Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’ni Yıldırım’a ve Bursa’ya kazandırdık. Burası 24 saat açık ve gençlerimize ücretsiz çay ve çorba ikramlarımız mevcut. Bu kütüphanenin bugün 85 bin üyesi var. Şuan 5 adet kütüphanemiz var. Ve buralar çok yoğun ilgi görüyor gençlerden. Tabi bu durum da bizi fazlasıyla mutlu ediyor” ifadelerini kullandı.

SOSYAL VE KÜLTÜREL DÖNÜŞÜM
Bir şehri dönüştürmek için binaları yenilemenin yetmeyeceğini vurgulayan Başkan Oktay Yılmaz, “Şehri dönüştürmek için sosyal, kültürel bir değişimi sağlamanız gerekiyor. Biz de bu bilinçle çalışıyoruz. Evet, bir yandan eski yapıları dönüştürüyoruz. Sağlıklı, modern, güvenli ve sosyal alanları olan yaşam alanları kuruyoruz. Ancak diğer yandan da, bu dönüşüme eşlik edecek sosyal, kültürel değişimi de inşa ediyoruz. İşte Alev Alatlı Şehir Düşünce ve Sanat Merkezi’ni açtık. Burada başlattığımız ‘Düşünce Okulu’ ile kentin fikir ve kültür hayatını besliyoruz. Yaptığımız kütüphaneler, spor tesisleri, kültürel projeler, sanatsal etkinlikler, Yıldırım Kafe’ler bunların hepsi bu sosyal ve kültürel dönüşümün birer parçası” ifadelerini kullandı.
‘HEPİNİZİN BİRER HEDEFİ OLMALI’
Yaptığımız ileri bir iyileştirme faaliyeti olarak görüyorum. Biz iyilik yapmakla mükellefiz. Allah insanı yeryüzünün kalfası olarak yaratmıştır. Halife sözünün Türkçe karşılığı da kalfa demektir. Biz yeryüzünü iyilikle inşa etmekle mükellefiz. Ancak bu ‘iyilikle inşa etmek’ görevi önce kendimizden başlamalı. Biz kendimizi iyilikle inşa edemezsek; çevremize, kentimize, ülkemize, yeryüzüne de iyilik getirmemiz mümkün değil. Gerek eğitim süreçlerimizde gerekse de günlük yaşamımızda bir taşı sanat eserine dönüştürür gibi kendimize iyilikle yaklaşmamız gerekmektedir. Yaşamımızda iyilik iklimini egemen kılmalıyız. Tabi insanlar zamanlarını, sağlıklarını, hayatlarını bir amaç için feda ederler. Her insanın bir amacı olmalı. İnsan amaçsız yaşayamaz. Hepimizin bir derdi, hedefi ve sevdası olmalı” diye konuştu. Programın ardından Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Rektör Prof. Dr. Emin Karip, Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Saim Kılavuz ve Üniversite Genel Sekreteri Ali Mollasalih, katılımından dolayı Başkan Yılmaz’a teşekkür belgesi verdi.




