Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, TDT, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Türk Dil Kurumunun iş birliğinde "Dilde, Fikirde, İşte Birlik Türk Dünyası Edebiyat (Roman) Ödülleri ve 2022 Yılı Türk Diline Hizmet Ödülleri" töreni, kentteki bir otelde gerçekleştirildi.

Türk Dünyası Müzik ve Halk Dansları Topluluğunun konseriyle başlayan tören, açılış konuşmalarıyla devam etti.

TDT Aksakallılar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, törende yaptığı konuşmada, Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Bursa'nın, bu hafta sonu 4. Dünya Göçebe Oyunlarına ev sahipliği yapacağını hatırlattı.

Yıldırım, İznik'te yapılacak Dünya Göçebe Oyunlarının hazırlık çalışmalarının Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından gerçekleştirildiğini anımsatarak, "Dünya Göçebe Oyunları aslında Türk devletlerini birbirine yaklaştıran, birbirine kaynaştıran, spor alanında gençlerin bir araya gelmesi bakımından çok önemli bir şey. İlk üç tanesi Kırgızistan'da büyük bir başarıyla gerçekleşti. Burada da Sayın Cumhurbaşkanımız, üye devletlerden üst düzey devlet başkanları, üst düzey yöneticilerin katılımıyla inşallah gerçekleşecek." diye konuştu.

Türk devletlerinin uzun yıllardır bir araya gelme, birlikte iş yapma, geleceği birlikte planlama fırsatı bulamadığına değinen Yıldırım, 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Türk devletlerinin arasına demir perde çekildiğini ve Türk devletlerinin 75 yıl birbirlerine hasret kaldığını aktardı.

Yıldırım, 20. yüzyılın son çeyreğinde bu demir perdenin yırtıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Özlemimizin, hasretimizin önündeki engeller tamamen kalkmış oldu. Şanlı ve köklü bir milletin evlatları olarak 1990'lı yılların başlarında yeniden birbirimizle buluştuk ve bir daha ayrılmamak üzere sözleştik, anlaştık. Biz birlikte rahmet ayrılıkta azap olduğu şuuruyla yaşayan, bu anlayışı taşıyan bir milletiz. Türk devletleri olarak 30 yıl boyunca üst üste koyduğumuz taşların çatısını 2019'da Nahçıvan'da imzaladığımız anlaşmayla kurmuş olduk. Nahçıvan'da 2019'da yapılan Türk Konseyi, 2021'de İstanbul'daki Özgürlük ve Demokrasi Adası'nda gerçekleştirdiğimiz Türkiye'nin ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanımızın başkanlığında tarihi zirvede ise imzalanan anlaşmayla teşkilatın adı Türk Devletleri Teşkilatı olarak değiştirildi. Esasında Türk Devletleri Teşkilatının kurulmasıyla beraber Türk devletlerinin, Türk coğrafyasında yaşayan kardeşlerimizin birlikteliği ete kemiğe tam anlamıyla bürünmüş oldu."

Türk Devletleri Teşkilatının başkanının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu hatırlatan Yıldırım, ekim ayında Semerkant'ta gerçekleşecek zirveyle birlikte başkanlığın Özbekistan'a geçeceğini belirtti.

"Türk Devletleri Teşkilatının nüfusu 170 milyon"

TDT'ye üye olan ülkelerin 5 milyon kilometrekarelik bir coğrafyayı kapladığını vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Balkanlar'dan Çin'e uzanan tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan ve güzergahta 45 önemli şehri barındıran Türk Devletleri Teşkilatının nüfusu 170 milyon. Bu sadece teşkilata üye olan ülkelerin nüfusu. Ancak Rusya, Çin, İran, Irak, Suriye, Balkanlar bu ve diğer coğrafyalarda bulunan kardeşlerimizi de kattığımızda nüfusumuz 300 milyonu buluyor. 300 milyon, 5 milyon kilometrekare coğrafya, 1,5 trilyon dolarlık gayrisafi hasıla, 700 milyar doları bulan dış ticaret. Aslında dünyanın 12. büyük ekonomisi. Hal böyleyken Türk Devletleri Teşkilatı dünya refahından, dünyanın milli gelirinden gerekli payı alabiliyor mu? Bir de ona bakalım. Dünyanın gayrisafi hasılasının 95 trilyon dolar olduğunu düşünürsek yüzde 2'den biraz fazla bir payımız var. Nüfusumuzda dikkate aldığımızda bu oran çok düşük. Gelişmiş ülkeler, Avrupa, Amerika, Çin, Japonya bu gibi ülkeler dünya refahından çok daha fazla pay alıyor. Aslında dünyanın problemi de bu. Bölgesel ve küresel anlamda refahın adil dağıtılmamış olmasının sancılarını, sıkıntılarını bugün çekiyoruz. Nasıl çekiyoruz? Terörle çekiyoruz, iç savaşlarla ve göçlerle. Bunların çok uzun bir geçmişi var ve kısa sürede de bitecek gibi gözükmüyor."

"Ortak dilde mutlaka buluşmamız gerekiyor"

Yıldırım, Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinin kendi aralarında ticaretinin sadece 18 milyar dolar olduğuna işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yani yüzde 5 bile değil, yüzde 3'ün altında. Ticaretimizi kendi aramızda yapmamışız. Başka ülkeler arasında yapıyoruz. Hani işte, fikirde ve dilde birlik diyoruz ya işte birlik bu. İşte birliğin geliştirilmesi için birbirimize daha çok iş yapacağız, daha çok ticaret yapacağız. Ulaşımı, altyapıyı, iletişimi geliştireceğiz. Bunun yolu da nereden geçiyor? Dilden geçiyor. Ortak dilde mutlaka buluşmamız gerekiyor. Ortak alfabede mutlaka buluşmamız gerekiyor. Ortak tarihte mutlaka buluşmamız gerekiyor. Bunu yapabilecek kabiliyetimiz var mı? Fazlasıyla var. İşte bir asra yaklaşan Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu içindeki Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumunun çok büyük birikimleri, imkanları var."

Konuşmaların ardından ödül törenine geçildi.

2022 Yılı Türk Diline Hizmet Ödülleri kapsamında Prof. Dr. Leyla Karahan, Prof. Dr. Recep Toparlı, TRT Çocuk adına Kanal Koordinatörü Mustafa Bora Durmuşoğlu ve Türkiye Maarif Vakfı adına Vakıf Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün'e ödülleri verildi.

Dilde, Fikirde, İşte Birlik Türk Dünyası Edebiyat (Roman) Ödülleri'nde ise Azerbaycan'dan Akşin Yenisey, Kazakistan'dan Smagul Elubay, Kırgızistan'dan Samsak Stanaliyev, Özbekistan'dan Isajon Sultonov, Türkmenistan'dan Berdinnazar Hudaynazarov ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden (KKTC) İsmail Bozkurt'a hediyeleri takdim edildi.

Törene, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammet Hekimoğlu, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, Azerbaycan Aksakalı Hasan Hasanov, Kırgızistan Aksakalı Medethan Şerimkulov, Bursa Valisi Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa milletvekilleri, belediye başkanları, Türk devletlerinden gelen misafirler katıldı.

Editör: Harun Kot