Artık;

Ülke olarak demografik istikbalimizi düşünmek zorundayız.

Nüfus istiklalimizi korumak mecburiyetindeyiz.

Önümüzdeki 50 yıl, 100 yıl için demografik bir projeksiyon hazırlanmalıdır.

Gelecekte nüfusun bileşenleri nasıl olacak, Anadolu coğrafyasındaki demografik dağılımın içeriği nasıl şekillenecek=

Suriyeliler bize emanettir ama ilahiyane burada kalmaları mümkün değildir.

Vatandaşlarımızın sorun ve şikayetlerinden biri de budur.

Gettolaşmaya, şiddet ve asayişsizlik olaylarının yayılmasına, huzursuzluğun genişlemesine asla müsaade edilmemelidir.

Bir yanda ülkesi için canını ortaya koyanlar varken, diğer yanda sığındığı ülkenin plajlarında keyif sürenler maşeri vicdanda sorgulanmaktadır.

Bu çelişki tepki toplamaktadır.

Milletimizin taleplerini görüyoruz.

Sığınmacıların kontrol ve denetimden uzak şekilde istedikleri yerlere gidip yerleşmelerine de bir sınır getirmeliyiz.

İstanbul’da sıkıntı vardır, Kilis ve Gaziantep başta olmak üzere sınır il ve ilçelerimizde şikayetler üst düzeydedir.

Bunları görmek, vatandaşlarımızın sesine kulak vermek durumundayız.

Son dönemde Afgan sayısı da yüzde 50 artmıştır.

Salgının da etkisiyle 2020 yılında Afgan göçmen sayısı 50 bin 161 olmuştur. Bu yılın Temmuz ayı ilk haftası itibariyle de yakalanan Afgan düzensiz göçmen yasını 25 bin 643’tür.

Düzensiz göç;

Adı konmamış bir istiladır.

Türk demografik yapımıza bir kumpastır.

Küresel ve bölgesel güçlerin bu düzensiz göçteki parmak izlerini iyi araştırmak gerekmektedir.

Bu tehlike artık alarm verici düzeydedir.

***

Belki de milyonların sesi değil mi bu sözler?

Kendilerine yapılan fonlamalarla Türkiye’yi bedevi ülkesine çevirmek isteyen, bu yönde de Suriyeli ve Afganlar’a karşı yapılan vatansever uyarıları faşistlikle itham eden FETÖ’cü artıklarına ve vatan düşmanlarına bir cevap da iktidar ortağından geldi.

Yukarıdaki bu sözlerin sahibi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli.

Hem nalına hem mıhına dokunmuş bu açıklamasıyla Bahçeli.

Söyleyeceğini söylemiş.

Ortağının bazı mensuplarına bile mesaj vermiş.

Doğruya doğru.

Kurallar belli.

Misafir, misafirliğini bilmeli, evin kurallarına uymalı.

Hele hele;

Türkiye’ye sığınan ama ara sıra ülkesine ziyarete gidip tekrar gelene hala dahi mülteci mi denir Allah aşkına?

Pek çok şehirde, Amerikan filmlerinde gördüğümüz Çin mahalleleri gibi gettolar oluştu ki, bir benzeri de Bursa’da var malum.

Bizim 20 yaşındaki Mehmetçik, 40 yaşındaki Yarbay, onun ülkesinde şehit düşecek ama o bizim plajlarda nargile keyfi yapacak ha, yok öyle bir dünya, olmamalı da.

Bir de bunlara her gün binlerce kayıtsız kuyutsuz Afganlar ekleniyor şimdi de.

Bu işin din kardeşliği ile komşulukla bir ilgisi yok.

İktidar ortağı Bahçeli’nin de dediği gibi Türk insanı artık isyan ediyor bu görüntülere, ülke adeta istila ediliyor.

Böyle bir tabloda bir vatansever bunları söylemeyecek de ne söyleyecek?