Bilirsiniz,geçmişte

yazılı,sesli ve görüntülü türleri olan medya dışında,önemli bir haber kaynağı daha vardı, fısıltı gazetesi...

Fısıltı gazetesiyle yayılan haber,kısa sürede kulaktan kulağa dolaşır, konuyla ilgisi olan kişiler, 

doğru/yanlış/eksik de olsa

bilgilenmiş olurdu.

Şimdiler de ise,

sosyal medya yoluyla paylaşılan açıklamalarda dikkate değer 

önem taşıyor.

Henüz,

genel kurul tarihi için bile tarih vermekten itinayla kaçınan(!) 

Bursaspor Kulüp Başkanı Erkan Kamat'ın,

göreve ilk geldiğinde söylediği

süper lige dönemezsek,kendimi başarısız sayarım açıklamasını

sümen altı  yaparak,sosyal medya üzerinden,muhtelemen  ligde kalmayı kastederek,kulüp yönetiminde başarılıyız  mealinde 

değerlendirmede bulunması, 

koltuğu bırakmaya niyetli olmadığının 

üstü kapalı ifadesidir.

Bursaspor'un 28 hafta sürdürdüğü 

play-off iddiası  ve takımın  spor kamuoyunda genç oyuncularla kazandığı  sempatide başrol, teknik heyet ve futbolcu kadrosuna aittir.

Kamat ve Yönetiminin Bursaspor'a şu aşamada yapabilecekleri en iyi hizmet,

gecikmeden/zaman kaybetmeden/

bir an önce, genel kurul takvimini belirlemesidir.

Hali hazırdaki yönetsel anlamdaki belirsizliğin ,sahaya yansıdığını ve oyuncu grubundaki  gelecek kaygısıyla  motivasyon düşüşünü net olarak görebiliyoruz.

***

Sahaya gelirsek;

bir tarafta, ilk iki veya play-offdan süper lige yükselmek için mutlak galibiyete ihtiyacı olan İstanbulspor,

diğer tarafta  prestij dışında bir amacı olmayan Bursaspor,vardı,santraya yürüyen...

Karşılaşmaya etkili başlayan ve özellikle ilk yarıda sağ kanattan getirdiği toplarla, Onur'un bölgesini  otobana  çeviren Abazay'ın 16'da yerden altıpasa kestiği topa,Furkan Emre ve Aykut Akgün arasından vuran Mirkan takımını öne geçiren golü kaydetti.

25'de TD Mustafa Er'in bir ritüelini 

daha izleme fırsatını bulduk.

Maça ilk 11'de başlayan ve 

henüz oyuna ısınamayan 

genç Hasan Basri'yi dışarı alıp,

genç Eren Güler'i oyuna süren Hoca'ya,

hangi tercihinin hatalı olduğunu

sormak gerekir,düşüncesindeyim.

***

Geçiş oyununda çok top kaybeden 

Burak Altıparmak takımı frenlerken,

rakip yarı alanda baskı yaparak Bursaspor'un atağa çıkışını engelleyen İstanbulspor'a  soğuk duş  yaptıran gol,

Kaptan Aykut'un cezasahasına kaldırdığı topa,ön direkte Berat ile birlikte yükselen Eren Güler'in kafa vuruşunda geldi.

38'de merkezde kaybedilen top sonrasında,Mirkan'ın pasıyla cezasahasına giren Abazay'ın sert şutunda,Burak Altıparmak'tan seken top ağlara takılırken,Canberk çaresiz kaldı.

45+ oynanırken,Kapacak'tan aldığı pasla cezasahasına giren Kerem Şen'in  Eslem'in ayak darbesiyle yere düşmesine net penaltıyı vermeyen Serkan Tokat, 

maçın sonucunu etkiledi.

Karşılaşmanın ikinci yarısında,

skoru korumak için 

geriye yaslanan İstanbulspor,

savunma hattını santraya  çekip,

oyunu rakip kale çevresine taşıyan

ve daha çok atak sırası alan 

takım ise, Bursaspor'du.

Ancak,

içeride  pivot santrfor 

tipinde bir forvetin olmayışı,

kanatlardan/duran toplardan

yapılan ortaların

gol pozisyonları üretmek yerine,

sonuç vermeyen karambollere dönüşmesini sağladı.

Netice itibariyle,

deplasmandan galibiyetle dönen İstanbulspor,son üç haftada 

ilk iki ihtimali ile birlikte,

en azından play-off umutlarını güçlendirerek sahadan ayrılırken,  gelene ağam,gidene paşam

diyen yeşil-beyazlı takım,

taraftarlarını yine hayal kırıklığına uğrattı.