İklim değişikliği ve artması öngörülen nüfus nedeniyle ilerleyen yıllarda meydana gelmesi beklenen gıda kıtlığı ile ilgili yeni bir rapor yayımlandı.

Konuyla ilgili çalışma gerçekleştiren İngiltere Greenwich Üniversitesi'nden Profesör Patricia Harvey, vitamin açısından zengin okyanus bitkilerinin gıda kıtlığına çözüm olabileceğini belirtti.

2050 yılına kadar 9,8 milyara ulaşacağı tahmin edilen dünya nüfusu ile bilim insanları, iklim değişikliğine bağlı kaçınılmaz gıda kıtlığının üstesinden gelmenin yeni yollarını ararken konuyla ilgili raporunda Harvey, “'nın yaklaşık yüzde 70'i suyla kaplı ve okyanuslar bunun yaklaşık yüzde 98'ini oluşturuyor" derken, "Kaçınılmaz olarak, oradan daha fazla yiyecek alıp alamayacağımızı görmek için suya bakacağız" diye konuştu.

Doğal Kaynaklar Enstitüsü'ndeki Su ile ilgili Biyoteknoloji ve Biyoloji Grubunun başkanı olan Harvey, yosun ve deniz yosunu gibi okyanusların daha düşük seviyelerinden yemek yemeyi savunan, tüketime yönelik yeni bir yaklaşım olan Ocean Flexitarianism'e öncülük ediyor.

Üniversite İttifakının İklim Değişikliği Eylemini Güçlendirme kampanyasının bir parçası olarak vurgulanan araştırması, gelecek nesiller için yenilenebilir, sürdürülebilir ve besleyici bir gıda kaynağı olarak mikroalglere dikkat çekmeyi umuyor.

YOSUNLAR NEDEN BİZLER İÇİN İYİDİR?

Mikroalgler, hem tatlı hem de tuzlu su ortamlarında meydana gelen küçük fotosentetik bitkiler olarak tanımlanırken bazı algler toksik olabilse de, temel besinler açısından zengin çok sayıda tür vardır.

Sadece bir çorba kaşığı spirulina (mavi-yeşil alg), sağlıklı bir kalsiyum, demir, magnezyum ve potasyum dozu ile birlikte dört gram protein sağladığını belirten Profesör Harvey yosunları, "Vitaminlerle dolu reçeller" diye tanımlıyor.

Harvey, “Yosunlarda yapamadığımız için ihtiyacımız olan karotenoid vitaminleri ve beynimiz için ihtiyaç duyduğumuz doymamış yağ asitleri var” derken, “Tüketilen tüm deniz yosunlarının yüzde 98'i Çin'de tüketiliyor. Ama bunu neden Avrupa'da yapmıyoruz?” diye konuştu.

Raporda, “Avrupa'da balık tüketiminin dünyanın herhangi bir yerinden daha yüksek olduğunu ancak mikroalgler kıta genelinde ciddi bir besin kaynağı olarak henüz keşfedilmemiştir” ifadeleri yer aldı.