Geçtiğimiz günlerde damacana suların kullanımında hijyen kurallarına uyulmadığı yönünde çeşitli sosyal paylaşım platformlarında iddialar gündeme gelmişti. Fabrikaya gönderilen boş damacanaların temizliğiyle ilgili ortaya atılan iddiaya göre fabrikada hangi damacanaların detaylı olarak yıkanacağı, hangisinin ise hızlı bir çalkalama yöntemiyle temizleneceğine sadece bir personel karar veriyor. İddiayı gündeme getiren sosyal medya kullanıcısının öne sürdüğüne göre, damacanaların içine mazot koyup taşıyanlar, mevlütte ayran ile limonata koyanlar hatta nargile şişesi olarak kullananlar bile olabiliyor.

Temiz içme suyu temin etmek üzere damacana suya başvuran binlerce kişiyi tedirgin eden bu açıklamalar sonrası gözler uzmanlara çevrildi. Damacana su sağlıklı mı, damacanalar tekrar doldurulmadan önce nasıl temizleniyor, damacanalar kanserojen madde içerir mi gibi merak edilen soruları Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Karamehmetoğlu ve Gıda Güvenliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Samim Saner'e sorduk.

‘40 YILI AŞKIN SÜREDİR KULLANILIYOR’

Damacana şişeler nasıl üretiliyor, yapısında hangi maddeler var?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Gıda sektöründe kullanılan birçok bilindik tüketim ürünü ambalajı gibi damacana şişeler de polikarbonat plastik, PET, tritan ve cam malzemeden üretiliyor. Dünyada ve ülkemizde en yaygın olarak kullanılan damacana ambalaj malzemesi polikarbonat plastiktir. Bu malzeme damacana ambalajlarının yanı sıra yaygın olarak gıda saklama kapları, su, süt ve meyve suyu kutuları, kanı temizlemek amaçlı kullanılan kan oksijenatörü gibi pek çok gıda ve medikal gereçte de kullanılıyor.

Damacana su alırken bunlara dikkat

Polikarbonat plastik ambalajların hammaddesinde bisphenol A (BPA) maddesi bulunur. Bu malzeme de yine ayrıca polikarbonat damacana ambalajların haricinde de pek çok gıda ambalajında (yiyecek ve içecek konserve kutuları, teneke kutuların iç yüzeyleri, kavanoz ve içecek kapakları vb.)  40 yılı aşkın süredir yaygın olarak kullanılıyor.

Samim Saner: Su damacanaları polikarbonat, tritan, PET ve cam gibi malzemelerden üretilir. Her malzemenin kendine göre avantajları ve dezavantajları bulunuyor. Polikarbonat, PET ve tritan gibi plastik malzemelerde bu ana maddelerin yanında bazı yardımcı maddeler de kullanılır. Hem kullanılan ana maddelerin hem de yardımcı maddelerin detaylı risk değerlendirme süreçlerinden geçerek kullanımlarına izin verilir. Yani bu malzemelerin hepsi mevzuatlara uygun üretildiklerinde ve kullanıldıklarında sorun yaratmazlar.

‘ÜST LİMİTE ULAŞMASI İÇİN 60 DAMACANA SU İÇMESİ GEREKİYOR’

Damacanalar kanserojen madde içeriyor mu ya da neye maruz kalırsa kanserojen hale gelir? "Damacanalarda kullanılan polikarbonat hammadde çiziklere maruz kaldığında kanserojen etki yaratabilen kimyasallar suya geçiş yapabiliyor" deniyor. Bu doğru mu?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Polikarbonat plastik ambalajlarda kullanılan BPA ile ilgili zaman zaman medyada farklı haberlerle karşılaşılsa da bu bilgiler bilimsel açıdan gerçeği yansıtmıyor. Gıdalarla ve medikal ürünlerle temas halinde kullanılmasından dolayı polikarbonat ve bisphenol A, geniş çaplı güvenlik testlerinden geçirilmiş ve bu güvenlik testleri Amerika Gıda ve İlaç Yönetimi, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi, Japon Ulusal İleri Endüstriyel Bilim ve Teknoloji Enstitüsü, Avustralya Yeni Zelanda Gıda Standartları gibi  çok sayıda hükümet organı tarafından detaylı şekilde incelenmiştir.

Bu bilimsel çalışmalara ait sonuçları özetleyecek olursak Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) ve Kanada Sağlık (Health Canada) gibi kurumlar, BPA içeren gıda ambalajları ile piyasaya arz edilen ürünlerin sağlık açısından güvenli olduğu, ambalajlardan gıda ve içeceklere geçen BPA seviyesinin çocuklar da dahil tüm tüketiciler açısıdan herhangi bir risk taşımadığı sonucuna varmıştır. Sağlık açısından risk oluşturacak günlük BPA alım seviyesi, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenmiştir. Damacana su ile alınan BPA, bu seviyenin çok altındadır ki Hacettepe Üniversitesi Gıda Araştırma Merkezi tarafından polikarbonat damacana ambalajları ile ilgili yapılan bilimsel araştırmada, polikarbonat damacanalarda sunulan sulardaki migrasyon (kimyasal maddelerin gıdayla temas eden maddeler üzerinden gıdaya geçmesi) testlerinin sonuçlarına göre ülkemiz mevzuatları ile belirlenen migrasyon seviyesinin 450 katı daha az migrasyon tespit edilmiştir.

Hesaplama sonuçlarına göre de günlük BPA alımının mevzuatta izin verilen üst limite ulaşması için bir kişinin günde 60 adet damacana su içmesi gerekiyor. Amerikan Çevre Koruma Ajansı standartlarına göre ise ancak 80 kilogram olan bir kişinin günde 2 bin litre su tüketmesi durumunda insan sağlığı için BPA seviyesinin izin verilen üst limite ulaşabildiği saptanmıştır. Dolayısıyla damacana ambalajlarının içerdiği BPA, sağlık ve güvenlik otoritelerine göre insan sağlığı açısından herhangi bir risk oluşturmuyor.

Damacananın dibinde 7 sayısını görürseniz içmeyin!

Sağlık Bakanlığı tarafından da 2011 yılında yapılan basın açıklamasında, 15 Eylül 2011 tarihinde toplanan Bilim Kurulu’nun aldığı kararda, damacana sular ve BPA konusu değerlendirilmiş, su ambalajlamasında polikarbonat damacana kullanımının riskli olabileceği ile ilgili herhangi bir ulusal ya da uluslararası bilimsel veri olmadığına karar verilmiştir. Dolayısıyla damacana şişelerinin iç yüzeylerinde çiziklerin oluşması pratikte mümkün olmamakla birlikte oluşması durumunda ise sudaki migrasyon miktarının arttığını gösteren herhangi bir bilimsel veri de bulunmuyor.

TRİTAN VE PET DAMACANALARDA BPA MADDESİ YOK

Samim Saner: Su damacanaları çok tartışılan bir konu. Burada en çok tartışılan konu polikarbonat damacanalarda kullanılan BPA (Bisfenol A) maddesidir. Ancak Avrupa Gıda Güvenliği’nin (EFSA) bu konuda yayınladığı bilimsel değerlendirme raporlarına göre mevzuatlara uygun hammaddelerden üretilen damacanalar kullanıldığına ve içme suları mevzuatlara uygun bir şekilde  depolanıp satışa sunulduklarında bir sorun bulunmuyor. Tritan ve PET damacanalarda BPA maddesi kullanılmaz.

'26 FARKLI YIKAMA İSTASYONUNDA DEZENFEKTE EDİLİYOR'

Kullanılmış damacanalarla ilgili çeşitli iddialar var. Bu iddialar gerçeği yansıtıyor mu? Normalde bütün damacanaların fabrikaya her dönüşünde temizlenmesi gerekmiyor mu?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Bu iddia hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor. Tesise dolum için gelen damacanaların tamamı bu iş için özel eğitilmiş personeller tarafından kontrol edilir. Şişeler tek tek kontrolden geçirilerek şişe üretim tarihi, şişenin fiziksel ve duyusal olarak kullanıma uygunluğuna bakılır. Bu kontrollerin sonucunda kırık, çatlak vb. hasarlı şişeler ile kullanım ömrünü tamamlamış şişeler kenara ayrılır. Bu kontrollerdeki amaç, şişelerin yıkama ve doluma uygun şartları taşıyıp taşımadıklarını tespit etmek ve uygun olmayan şişeleri geri dönüşüme göndermek amacıyla hurdaya ayırmaktır. Hurdaya ayrılmayan damacanaların tamamı hangi ölçüde temiz ya da kirli olduğuna bakılmaksızın yıkama ve dezenfeksiyon işlemlerine tabi tutulur.

Damacana ambalajlara dolum işleminden önce bir dış yıkama ünitesinden geçirildikten sonra 4 ayrı aşamada 26 farklı yıkama istasyonunda el değmeden yıkama ve dezenfeksiyon işlemi yapılır. Bu iç yıkama ünitelerinde tüm şişeler uygun yükseklikteki yıkama basıncında deterjanlı su ve dezenfektanlı sıcak su ile yıkanır ve çoklu durulama aşamalarından geçirilir. Ayrıca durulama işleminin güvenilirliğini sağlamak için sürekli olarak deterjan ve dezenfektan kalıntı analizi gerçekleştirilir. Yani üretilen damacana ambalajlar deterjan ve dezenfektandan tamamen arındırılır. Yıkama prosesinde şişelerin yıkama ve dezenfeksiyonunda kullanılan tüm kimyasallar, Biyosidal Ürünler Yönetmeliği kapsamında Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Müdürlükleri tarafından kullanımına izin verilen ürünlerdir. Bu nedenle damacanalar son derece sağlıklı ve güvenilir bir yıkama ve dezenfeksiyon işleminden geçirilerek doluma alınırlar.

Damacana sular, Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış üretim tesislerinde su kaynağından şişelenme sürecine kadar tüm aşamalarda gerekli gıda güvenliği ve hijyen şartları sağlanarak üretilir.

DAMACANANIN KULLANIM SÜRESİ 5 YIL

Damacanaların kullanım ömrü ne kadar? Bir damacana ortalama kaç kez kullanılabilir?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Bu konuda dünyada herhangi bir kullanım süresi ya da toplam dolum sayısı sınırlaması bulunmuyor. Ülkemizde ise Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik ve İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliklerde belirtildiği üzere geri dönüşlü kaplar/şişelerin kullanım süresi üretim tarihinden itibaren 5 yıldır.

‘DAMACANANIN DÖRT YERİNDE DE AYNI AD OLMALI’

Damacana su alanlar sağlık açısında hangi detaylara dikkat etmeli?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Tüketilen ambalajlı suyun Sağlık Bakanlığı tarafından izinli olduğuna, etiketin üzerinde izin tarihi ve sayısının bulunduğuna dikkat edilmeli. Sağlık Bakanlığı tarafından üretimine izin verilen suların adı, damacana ambalajlar için kapak, etiket, emniyet bandı ve şişe üzerinde bulunur, suyun adı bu dörtte yerde aynı olmalıdır.

Etiketinde Sağlık Bakanlığı izin tarih numarası bulunan, kapaklarında herhangi bir deformasyon ve sızdırma bulunmayan, suyun rengi ve ambalajı uygun damacana sular güvenle tüketilebilir. Tüketim öncesinde suyun renginin berrak olması, bulanık, yeşilimsi olmaması kontrol edilmeli.  Etiketi solmuş, şişe şekli bozulmuş sular satın alınmamalı.

Ambalajın üzerinde bulunan etikette suyun markasının yanı sıra suyun cinsi, üretim yeri adresi ve suyun sahip olduğu parametreler mutlaka yer almalı. Suyun üretim ve son kullanma tarihi, parti ve seri numarası, kapak üzerinde bulunmalı.

Damacana ürünlerde, emniyet bandının bulunmasına ve bandın hasarlı olmamasına dikkat etmek gerekir. Emniyet bandı, suyu açanın ilk siz olduğunuzun önemli bir göstergesidir.

‘DAMACANADAKİ SUYU 1 HAFTA İÇİNDE TÜKETİN’

Damacana şişe içindeki su en fazla kaç gün içinde tüketilmeli?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Gıda ürünlerinde raf ömrünü genel olarak hammadde özellikleri, uygulanan işlem, paketleme ve ambalaj teknolojisi belirler. Ambalajlı sularda ürüne bir işlem yapılmadığı için raf ömründe ambalajın özellikleri ve ürünün muhafaza koşulları belirleyicidir. Damacana ambalajlarda en fazla 3 ay, PET ambalajlarda 2 yıla kadar raf ömrü verilir. Suların raf ömürleri boyunca güvenle tüketilebilmesi için saklama ve kullanma koşullarına uyulması önemli. Diğer gıda ürünlerinde de olduğu gibi ambalajı açılan suların, temiz, serin, kuru, kokusuz ve gün ışığından uzak muhafaza edilmesi gerekiyor. Bu uygun şartlarda muhafaza edilen suların 1 hafta içerisinde tüketilmesi öneriliyor.

AMBALAJIN TÜRÜ SAĞLIK AÇISINDAN ÖNEMLİ DEĞİL ÇÜNKÜ…

Cam damacanalar mı yoksa polikarbon damacanalar mı daha sağlıklı?

Hüseyin Karamehmetoğlu: Damacanalar polikarbon, PET, tritan, cam vb. malzemelerden yapılan dönüşlü ambalajlardır. Her dolumdan önce tam otomasyona dayalı sistemlerde yıkanır ve dezenfeksiyon işlemine tabi tutulur. Yıkama, dezenfekiyon ve dolum işlemlerinin işin tekniğine uygun ve Sağlık Bakanlığı Yönetmeliklerinde belirtilen şartları taşıyarak gerçekleştirilmesi durumunda damacana ambalajının türü sağlık açısından herhangi bir farklılık oluşturmaz.

Samim Saner: Cam veya polikarbonat, tritan veya PET damacanalar Sağlık Bakanlığı’ndan izinli oldukları sürece güvenle içilebilir. 

KAYNAK: Senim Tanay Karakuş / Milliyet.com.tr