Pınar Gültekin davasında tutuklu sanıklar Cemal Metin Avcı ve kardeşi Mertcan Avcı, 3. duruşmada bir kez daha hakim karşısına çıktı.

Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir'in geçen celsedeki reddi hakim talebi, kabul edilmedi. Karara tepki gösteren Epözdemir, "Mahkemenin adil olduğunu düşünmüyoruz" dedi.

Duruşmada ayrıca Cemal Metin Avcı'nın eşi ve diğer tanıklar dinlendi. Pınar Gültekin'in ölüm nedeni ve zamanına ilişkin Adli Tıp raporu okundu.

MERTCAN AVCI'YA TAHLİYE

Sanıklardan Mertcan Avcı yurt dışı çıkış yasağı uygulanarak tahliye edildi. Bir sonraki duruşma 26 Nisan'a ertelendi.

AVCI'NIN EŞİ KONUŞTU

Sanık Cemal Metin Avcı'nın eşi Eda Avcı tanık olarak dinlendiği mahkemede şunları anlattı:

"Olaydan sonra gittiğim bağ evinde farklılıklar olduğunu gördüm. Ancak konuyu herkes gibi öğrendim. Salı sabahı komutan, kayınpederimi aradı ve Cemal'in cinayet işlediğini öğrendik. Pazartesi günü Cemal'in Akyaka'da olduğunu öğrendim. Sonrasında da avukatı, bana 'kızla ilişkisi' olduğunu söyledi. Bunu duyunca şoke oldum. 'Yaptıysa' böyle bir şeyi yaylada yapabileceğini düşündüm. Çünkü oraya sık giderdi. Ben de oraya giderek görmek istedim. Gittiğimde de büyük bir temizlik yapılmıştı ve halılar yerlerdeydi. Bıraktığım gibi değildi. O sırada Mertcan Avcı iş yerindeydi. Olayı duyduktan sonra önce yaylaya, ardından kayınpederimin evine geçtik. Gece geç saatlerde Mertcan geldi ve ona böyle bir şeyin olup olamayacağını sordum. O da böyle bir şeyin olamayacağını söyledi. Olayla ilgili bildiklerim bunlar" dedi.

"CEMAL'İN ÖLDÜRMÜŞ OLABİLECEĞİNİ DÜŞÜNDÜM"

Gültekin ailesinin avukatı Epözdemir'in 'Neden bağ evine gittiniz?' sorusu üzerine Eda Avcı, "Her hafta sonumuzu pandemi sebebiyle bağ evinde geçiriyorduk. Sosyal medyadan rahmetli kızın, fotoğrafları sürekli paylaşılıyordu. Cemal'in de ilişkisi olduğunu öğrendiğimde kız kayıptı ve Cemal'in öldürmüş olabileceğini, bunu da yaptıysa bağ evinde yapmış olacağını düşündüm. O sebeple de oraya gittim. Aldatılan kişi, ben olduğum için görmek istedim. Cemal oraya sürekli gidiyordu. Cemal normalde çok sakin bir insandı. Ancak daha da içine kapanmıştı. 4 gün boyunca yemek yemedi. 'Neyi olduğunu' sorduğumda 'bir şey olmadığını' söyledi. Ama hareketleri durgundu. Mertcan'ın da bağ evine gittiğinden haberim yoktu" dedi.

"TRİP ATTIĞIM İÇİN BENİ MERTCAN ARAR"

Eda Avcı'nın ardından tanık olarak Mertcan Avcı'nın 5 yıllık kız arkadaşı Bensu Cantekin dinlendi. Cemal Metin Avcı'nın gözaltına alındığını Mertcan Avcı'dan öğrendiğini belirten Cantekin, "Olay hakkında hiçbir bilgim yok. Cemal'i de tanımam. Abisinin işyerine yardıma giderdi. Hareketlerinde de bir gariplik hissetmedim. Olay zamanında da görüşmedik. WhatsApp'tan bana 'bira taşımaya' gittiğini söylemişti. Sürekli trip attığım için genellikle bana, hemen geri dönmesini isterim. Olay günü telefonla görüştük; ama içeriğini hatırlamıyorum. Çünkü biz sürekli konuşuruz, mesajlaşırız. 21 Temmuz'da Mertcan bana abisinin gözaltına alındığını söyledi" dedi.

TANIĞIN İFADELERİNE ANNEDEN İTİRAZ

Mahkemede Cemal Metin Avcı'nın tanıklarının arasında bulunan Arda Abuleyla'nın ifadesine Pınar Gültekin'in annesi Şefika Gültekin itiraz edince salonda gerginlik yaşandı.

Tanık ifadesinde şunları anlattı:

"Pınar'ın kaybolmasının ardından Cemal'i arayarak konuyla ilgili bilgisi olup olmadığını sordum. Suçla ilgili bilgim yok. Pınar'ın yakın arkadaşı Selver beni arayarak Pınar'ın kayıp olduğunu, Cemal'e sormamı istedi. Ben de arayıp Pınar'dan haberi olup olmadığını sordum. Cemal bana 'Pınar'ı epeydir görmediğini' söyledi. İlişkilerinin olup olmadığını sorduğumda ise, 'Geçen yıl bir ilişkimiz oldu' dedi. Akyaka'da, Pınar'ın kendisinden 'araba ve 1 milyon lira' istediğinin konuşulduğunu sorduğumda ise öyle bir şey olmadığını söyledi" dedi.

Bu sırada Pınar'ın annesi Şefika Gültekin, sanık avukatına seslenince mahkeme başkanı dışarıya çıkarılmasını istedi. Avukat Epözdemir, Avcı'nın tanığının ifadelerine ise 'Böyle bir nezaketsizlik olamaz' diyerek çıkıştı. Bunun üzerine mahkeme 2"ci başkanı, 'Bu kelimeyi kullanamazsın, böyle konuşamazsın' diyerek karşılık verdi.

Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, bilirkişi raporunun fizik veya kimya mühendislerince değil, polis memuru tarafından düzenlenmesine tepki göstererek yeniden bir keşif yapılmasını ve bilirkişi raporunun mühendislerce yazılmasını talep etti. Geçtiğimiz celselerde ABD'ye yazılan müzekkerenin davaya bir şey katmayacağını yineleyen Epözdemir, Mertcan Avcı'nın da cinayetle bağlantılı olduğunu söyledi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz 2020'de Akyaka Mahallesi'nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı. Ailesinin Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin'i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.

Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de deliller ortaya konunca bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin'i bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmiş ve tutuklanmıştı.

Cemal Metin Avcı'nın kardeşi Mertcan Avcı da soruşturma çerçevesinde telefon sinyallerinin ağabeyiyle aynı zaman diliminde olay yeri ve yakınlarında tespit edilmesi üzerine jandarma ekiplerince gözaltına alınmış, "delil karartmak" suçlamasıyla tutuklanmıştı.

DAVA SÜRECİ

Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Cemal Metin Avcı'nın "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan Avcı'nın da "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

Yaklaşık 10 saat süren 9 Kasım 2020'deki ilk duruşmada mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, Pınar Gültekin'in kesin ölüm nedeninin saptanması için İstanbul Adli Tıp Kurumu ilgili 1. Adli Tıp İhtisas Kuruluna yazı yazılarak yeniden rapor istenmesine ve olay yeri inceleme uzmanı ve bilirkişi marifetiyle olay yerinde keşif yapılmasına karar vererek duruşmayı 4 Ocak 2021'e ertelemişti. İkinci duruşmada Baba Sıddık Gültekin, mahkemede adil yargılama olmadığını öne sürerek duruşma salonunu terk edip reddi hakim talebinde bulunmuş, duruşma 15 Şubat'a ertelenmişti