Sözlerine;

“Bir siyasetçi hesap vermelidir, veremiyorsa siyasetten elini çekmelidir” diyerek başladı.

Bursa’nın;

Deneyimli ve güçlü siyasetçilerinden eski bakan Faruk Çelik’in bir süredir medya mensuplarıyla bir araya geleceğini duyuyorduk.

Keza;

Bazı çevreler tarafından kendisine yönelik yapılan dezenformasyon artık had safhaya gelmişti.

Velhasılı;

Bu sabah bazı meslektaşlarımızla birlikte Nilüfer’de İTÜ Evi’nde eski bakan Çelik’in sohbet konuğuyduk.

Yaklaşık 1.5 saat boyunca konuştu.

Hem de ne konuşmak.

Nalına da vurdu mıhına da.

Zaman zaman sertleşti, zaman zaman da “laf soktu”

Çelik;
Zaman zaman “atış serbest” adı altında özel sohbetler düzenler bazı gazetecilerle.

Bunların tümüne katılmışlığımız vardır.

Her sorunun açıkça sorulmasını ister ve cevaplar da.

“Yeter ki arkamdan konuşmayın, varsa hakkımdaki iddialı yüzüme sorun” der.

Açıkçası;
Bu sabah ki “atış serbest”de ise soru sormamıza pek gerek kalmadı çünkü a’dan z’ye her konuya girip, tüm şeffaflığıyla her şeyi anlattı.

Bölüm bölüm konuştu.

İlk bölümde siyasetçi-medya ilişkilerinden bahsetti.

“Bursa’da” dedi “Sayıları az da olsa besleme usulü çalışan gazeteciler var.

Ver parayı yazsın modeli ile iftira atıp, haysiyet cellatlığı yapıyorlar. Bunları ve arkalarındaki siyasetçileri son kez uyarıyorum”.

Çelik göstermedi ama bahsettiği kişilerden yargı kanalıyla aldığı tazminatların küpürleri önündeki dosyadaydı.

Ve hayli de ciddi paralardı bunlar.

Kendisine yönelik bir takım kişiler tarafından sosyal medya ve basın yoluyla gerçekleştirilen dezenformasyona yönelik tepkisini gösteren Çelik’in “Bunlara ver parayı, istediğini yazdır. Bu nasıl ahlaksızlıktır, bu nasıl kahpeliktir. Bir kişiye iftira atmak bu kadar mı kolaydır” sözleri dikkat çekiciydi.

Çelik;

Günlerini nasıl geçirdiğinden de bahsetti.

Yaşanmışlıkları not aldığını, yoğun bir davet trafiği içinde bulunduğunu, Ziraat Bankası yönetim kurulu üyeliği için İstanbul’a gittiğini, Ankara’daki bir vakıf üniversitesinin gönüllü mütevelli heyetinde bulunduğunu ve partisinin görevlendirmesiyle de il il dolaşarak “Türkiye Yüzyılı”nı anlattığını söyledi.

Deneyimli siyasetçinin;
Kendisi hakkında dezenformasyon yapanlara yönelik tepkisi dinmiyordu.

Bir ara da;
Süleyman Soylu’nun yerine İçişleri Bakanı olarak atanacağına ve buna yönelik yaptırılan spekülasyonlara da değindi Faruk Çelik.

Hemen cep telefonunu açtı ve mesajları gösterdi.

Bu haberler üzerine Soylu’ya mesaj atmış, ‘Bu tür dedikodulara itibar göstermeyeceğinizi bildiğim için içim rahat’ demiş.

Bakan Soylu da;
“Allah razı olsun ağabey, siz de ben de maalesef çok alıştık artık bu tür iftiralara” demiş.

Şu bir gerçek ki;
Bursa’da bir süredir Faruk Çelik’e yönelik itibar suikastları yapılıyor.

Sanki;
Bursa’da başka bir siyasetçi yokmuş gibi Faruk Çelik’in bazı törenlerde Cumhurbaşkanı ile görüşüp görüşmediği ve el sıkışıp sıkışmadığından hareketle olumsuz yorumlar yapılıyor.

Şunu dedi sert bir tonla:

“Cumhurbaşkanımızla 42 senedir tanışıyoruz.

Kucağında çocuklarımla resimleri duruyor hala.

Şimdi böyle yılların ilişkisinden sonra ne yapayım yani, Cumhurbaşkanı’nın boynuna sarılıp fotoğraf çektirip bu itibar suikastçılarına mı göndereyim benim aram iyi, ya da kavgalı değiliz diye.

Bu nasıl bir anlayıştır. Hiç de utanmıyorlar bunları yazarken”

Çelik;
“Siyasetin neresinde olduğunu” da anlattı.

“Ben” dedi “AK Parti’nin başarılı olması tarafındayım. Hedefim ve gayem, partimin başarılı olması ve Cumhurbaşkanımızın yeniden bu koltuğa oturmasıdır” dedi.

Bir de…

2019 yerel seçimlerinden kalma bir durumu paylaştı Çelik.

Alinur Aktaş ile Mustafa Bozbey’in yarıştığı yerel seçime 15 gün kala Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini aradığını belirterek şunları anlattı:

“Kendileri aradığında ‘sen evde oturuyorsun ama Bursa’da 2 puan gerideyiz’ dedi.

Bu talimat üzerine hatırlarsınız kapı kapı dolaştık, verilen görevi yerine getirdik. Şimdi de 2023 seçimi için aynı şeyi yapıyoruz”

Yine…

Faruk Çelik, hakkındaki bir iddiaya da sert tepki gösterdi.

Zaman zaman;
Hakkında çıkan ‘Büyükşehir belediye başkan adayı olacak’ söylentileri için net konuştu:
“Bu söylentileri yayanlar siyasetin s’sinden anlamıyorlar belli ki. Türkiye çok önemli bir 2023 seçimi yaşayacakken şimdiden bir sonraki yerel seçimlere yönelik dizayn içine girenlerin hiçbir şekilde siyasetten anlamadığını düşünüyorum.

Böyle bir önemli seçim döneminde hiç kimse motivasyonumu bozamaz”

Peki ya Bozbey?

Zaman zaman Faruk Çelik’e CHP’li Mustafa Bozbey’le olan ilişkileri de soruluyor.

Yine net konuştu:

“Kendisi benim partimin rakibi, ama şehrimin bir insanı. Rakip olmak ayrı bir şey, insani davranış ayrı bir şey.

Bir solcu ile sağcı hiç görüşmeyecek mi, karşılaştığımızda sırtımızı mı döneceğiz birbirimize, hiç olur mu böyle bir şey, bu nasıl bir insani anlayıştır.

Bursa bizim, insanları da bizim insanlarımız, bu anlayışın ardında art niyet arayanları kınıyorum”

Eski bakan Çelik;

Hakkında zaman zaman çıkarılan Kestel Alaçam’daki sözde villasına dair de belgelerle konuştu.

Açtı dosyasını;

6900 metrekare içinde kurulu 68 metrekarelik bir oda ve bir mutfaktan oluşan ahşap kulübesini ve onun ruhsatını gösterdi.

“Anlamıyorum” dedi “Sanki benim kocaman bir kaçak villam ya da yalım varmış ve bu da kaçakmış da göz yumuluyormuş gibi gösteriyorlar, işte gerçek burada

Tarım Bakanlığı’nın;

5 dönüm ve üzerindeki araziye bağ evi yapılabileceği izni bulunduğunu bir kez daha hatırlatıp, izin belgelerini ve ruhsatını gösteren Çelik, hakkında dezenformasyon yapanlara “Allahtan korkun be kardeşim” dedi.

Ardından da;
“Bundan sonra susmayan, konuşan bir Faruk Çelik göreceksiniz, sesimi yükselteceğim, bekleyin siz” diyerek tepkisini gösterdi “besleme” olarak adlandırdığı basın kuruluşlarına.

Sonrasında ise;
Çayını yudumlayıp bir es vererek “Benim sayfam beyaz sayfa. Kamu ile ihaleleri ile hiçbir işi olmayan bir aileyiz, kendinden menkul bazı kişiler siyasi komplolar kuruyorlar ama yenilmeyeceğim, ezilmeyeceğim” dedi ki hakkında “uydurma haberler” yapanlara yönelik tepkisi dinmiyordu.

Açıkçası;
Bugüne değin “atış serbest” adı altında benzer buluşmalar yapan deneyimli ismin bu sefer ki buluşmasını çok farklı gördük.

Keza;

Hakkında bir süredir bazı çevrelerce yapılan dezenformasyon belli ki bardağı taşırmış Faruk Çelik’te.

Hepsine tek tek yanıt verdiği, belge gösterdiği gibi bu çevrelere yönelik artık harekete geçeceğini “besleme” olarak adlandıkları kişilere yönelik hukuki mücadelesinin süreceğini anlattı.

“Keşke” dedi “Her siyasetçi böyle hesap verebilse de, sizlerin her soruna cevap verebilse”

Çelik’i uzun süredir ilk kez böyle gördük doğrusu.

AK Parti’de her kesin 2023 seçimlerine odaklanması ve kapı kapı dolaşması gerekirken, bazılarının küçük düşüncelerle uğraştığını, kendilerinin perde arkasında kalarak menfaat sağladıkları kişiler aracılığıyla kirli ve çirkin dezenformasyonlar yaptırdığını anlatan eski bakan çok öfkeliydi.

Dahası;

Hiçbir zorunluluğu olmamasına karşın kendi isteğiyle medya mensuplarıyla buluşup belgeli ve bilgili konuştu ki kolay kolay her siyasinin yapamayacağını yaptı.

Son derece rahattı.

“Desteğim her zamanki gibi tüm partililerime olacak bu seçimde de” dedi.

2023 seçimlerinin önemine bir kez daha dikkat çeken Çelik’in “Büyükşehir Belediye Başkanımız da destek istiyorsa koşarım, İl Başkanımız da, ilçe belediye başkanımız da. Birileri bunu anlayamıyorlar, anlayamadıkları gibi sözde destekledikleri partilerine de zarar veriyorlar” sözü de önemliydi.

Buluşma sonrasında;
Bazı meslektaşlarımızla çay içip bu buluşmayı konuştuk.

Ve…

Faruk Çelik’in;

Her zamanki gibi yine formunda olduğu, meyve veren ağacın taşlanması gibi Çelik’in de yine partili küçük çevreler tarafından siyasi komplolara kurban edilmek istendiği yorumları yapıldı.

Açıkçası uzun zamandır bu kadar uzun not almamıştık bir toplantıda.

Çelik’in her söylediği önemliydi, her söylediği doluydu.

Açıkçası;

AK Parti, Bursa’da Faruk Çelik gibi düşünüp hareket etse, Bursa AK Parti’nin değişmez vazgeçilmezi olur ki, Bursa’da uzunca bir süredir halının altına süpürülenleri zaten herkes fazlasıyla biliyor.

Editör: Harun Kot