Euro 2020'ye grup aşamasında veda eden A Milli Takımımızın Teknik Direktörü Şenol Güneş'in yıllık maaşının 

3 milyon 200 bin euro olmasının,

Ülkenin ekonomik durumu gözönüne  alındığında,kamuoyunda 

bir hayli abartılı karşılandığını 

öncelikle ifade edelim.

Sonrasında da,

BJK ile takımına bu sezon iki kupa kazandıran diplomasız teknik direktörü 

Sergen Yalçın arasındaki maaş görüşmelerini detaylandıralım.

BJK,Sergen Yalçın'a yıllık maaş olarak, 

12 milyon lira teklif ediyor,

Yalçın ben para konuşmam(!),

30 milyon lira isterim diyor.

Taraftar baskısından da çekinen 

Beşiktaş yönetimi tarafından,

önce 20 milyon lira, 

son olarak da 25 milyon lira öneriliyor.

Sergen Yalçın,30 milyon lirada ısrar ediyor,görüşmeler çıkmaza giriyor.

G.Saray yönetimi geçtiğimiz sezon, 

yıllık maaşlarda indirime gidilmesi kararını alıyor ve yıllık 3 milyon euro alan

Teknik Direktör Fatih Terim'in maaşını 

2 milyon euroya indiriyor.

***

Süper ligde 4 büyükler olarak adlandırılan F.Bahçe,G.Saray,Beşiktaş ve Trabzonspor'un toplam borcu,

2020 yılı rakamlarıyla toplam

13.9 milyar lira!

Süper Ligin sezonluk yayın hakları bedeli toplamı yaklaşık 3 milyar lira.

Şampiyonlar Liginde 

şampiyon olan takımın 

kazandığı sezonluk para ise,

120 milyon euro/1.2 milyar lira.

Bu 4 kulübün borcunu sıfırlamak için, 

bir takımın Şampiyonlar Ligini 13 kez 

kazanması gerekiyor.

Yine,

Süper Ligin 4 sezonluk yayın hakları toplamının 4 takıma verilmesi halinde bile, borçların  kapatılması mümkün görülmüyor.

Bizim açımızdan baktığımız da da,

Yönetim hatalarıyla

TFF 1.Lige sürülen 

Bursaspor'un borcu dahi,

Emin Adanur'un açıklamalarına göre takriben 850 milyon lira...

***

Başdöndürücü rakamların uçuştuğu 

bir küresel sektör haline gelen futbolda,

maliyet/üretim/başarı ilişkisi sorgulandığında,

faaliyetin külliyen zarar yazdığı

hepimizin bildiği/gördüğü bir gerçektir.

Nasılsa,

Süper Ligde bir takım şampiyon olacaktır. 

Yabancı teknik direktör/ oyuncu 

olmasa da,

borç hanesini şişiren 

paralar savrulmasa da,

elbette bir takımın şampiyonluğu gerçekleşecektir.

Önemli olan;

Ülke sınırları dışına çıktığınızda 

süreklilik arzeden bir başarınız var mı?

Uluslararası arenaya çıkınca,

kaybedip/mazeretlerin arkasına sığınıp,

başımız önde dönüyoruz.

Üzerine kim  alınırsa alınsın,

hiç bir mazeret,başarının yerini tutamaz.

Şimdi,

burnundan kıl aldırmayan bu antrenörlere sormak gerekmez mi?

Hangi başarı kriteri ile,

Avrupalı teknik direktörlere ödenen yıllık maaşlar ile istediğiniz maaşı kıyaslıyor,

hatta fazlasını bile istiyorsunuz...

Sizler,

bindiğiniz dalı kesmeye devam ettiğiniz sürece,emin olun yakın bir gelecekte çalışacak bir kulüpte bulamayacaksınız...