Amaç; bilgilendirmek ve önlemlere dikkat çekmek

2010 yılından beri, hepatit B virüsünü ilk kez tanımlayan Nobel ödüllü ABD’li doktor B.S. Blumberg’in doğum günü olan 28 Temmuz, ciddi bir halk sağlığı problemi olan viral hepatitlere dikkat çekmek ve farkındalığı artırmak amacı ile Dünya Hepatit Günü olarak anılıyor. Ulusal ve uluslararası alanda hepatit hastalığı hakkında toplumu bilgilendirmek, farkındalığı artırmak, koruyucu önlemlere dikkat çekmek ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirerek gelecekte viral hepatitleri insanlığı tehdit eden hastalıklar listesinden silmek için anılan Dünya Hepatit Günü’nün ana teması ise; “Hepatiti yok et!.” Bu hedefe ulaşmak için tüm dünya ülkeleri gayret gösteriyor. 

Hepatitli hastaların yüzde 80-90'ı haberdar değil

Dünyada yaklaşık 2 milyar kişinin yani her 3 kişiden birinin HBV ile, 185 milyondan fazla kişinin ise HCV ile enfekte olduğu tahmin ediliyor. Ülkemizde nüfusun yaklaşık yüzde 4-5’i kronik hepatit B, yüzde 0.5-1’i kronik hepatit C’dir. Yaklaşık 2,5-3 milyon hepatit B ve 500 bin Hepatit C hasta bulunuyor. Hepatit B ve Hepatit C'li hastaların yüzde 80-90'ı durumlarından haberdar değil. Bu da, kişilerin hayatlarının bir noktasında ölümcül karaciğer hastalığı ile karşılaşmasına ve bazı durumlarda bilmeden başkalarına bulaştırmasına neden olabiliyor.

Türkiye’de de Hepatit B ve C gibi virüs ilişkili karaciğer hastalıkları açısından sık görüldüğü için “Hepatiti tespit et ve tedavi et” ilkesiyle hareket etmek şart. Bu amaç doğrultusunda da topluma hepatitlerden korunma önlemlerini anlatmak ve bilinçlenmelerini sağlamak da çok önemlidir. 

Bu konuda ana hedeflerimiz kısaca şu şekilde özetlenebilir: 

  • Etkin aşılama 
  • Hepatit B taşıyıcı annelerden bebeğe geçişin önlenmesi
  • Güvenli kan transfüzyonu
  • Güvenli enjeksiyonlar
  • Damar içi ilaç kullanıcılarda ortak enjektör paylaşımının önlenmesi 
  • Hepatit B ve C saptanmış hastaların tespiti ve antiviral tedavilere ulaşmasının sağlanması