Sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmenin her yaş döneminde önemli olduğunu dile getiren Diyetisyen Fatma Hallaç Uslu, 6-12 yaş dönemini kapsayan okul çağının ise çocuklarının bedensel ile zihinsel gelişimin en yüksek düzeyde olduğu bir dönem olarak tanımlayarak beslenmeye çok dikkat edilmesi ve öğün atlanılmaması gerektiğini vurguladı.

Sağlıklı beslenme alışkanlığı edinen bireylerin yetişkinlik dönemindeki ortaya çıkabilecek birçok hastalığının önüne geçtiğinin altını çizen Özel Hayat Hastanesi Diyetisyeni Fatma Hallaç, “Okul çağı, 6-12 yaş dönemini kapsayan bedensel ve zihinsel gelişimin en yüksek düzeyde olduğu; fizyolojik, psikolojik ve sosyal gelişimin hızlı olduğu bir dönemdir. Bu dönemde yaşam boyu devam edebilecek davranışların büyük ölçüde oluştuğu düşünüldüğünde çocuk ve gençlere sağlıklı beslenme ve yaşam biçimi alışkanlığının kazandırılması, sağlıklı yaşam bilincinin yerleştirilmesi ve yetişkinlik dönemi hastalıklarının önlenmesi açısından önemlidir. Sağlıklı beslenmenin yanı sıra çocukların daha hareketli bir yaşam tarzı benimsemeleri, fiziksel aktivite düzeylerinin arttırılması ve bu konuda desteklenmeleri çocukların sosyal, zihinsel ve bedensel gelişimlerine önemli katkılar sağlayacaktır.  Sağlıklı beslenme besin çeşitliliğine dayalıdır ve günlük gereksinim duyulan enerji ve besin ögelerinin besinlerle vücuda alınması gerekmektedir” dedi.

OKULLARDAKİ BESİNLERİN UYGUNLUĞU 

Çocukların yanlış beslenme alışkanlıklarına da dikkat çeken Diyetisyen Fatma Hallaç Uslu, “Çocuğun ne miktarda ve hangi tur besinlere ihtiyacı olduğunu bilmemesi, düzensiz besin alımı, yanlış besin seçimi, besinlerin hazırlanması, pişirilmesi ve saklanmasındaki hatalı uygulamalar, okullarda verilen ve yenilen besinlerin uygun olmayışı beslenme sorunlarına neden olmaktadır. Bu çağ çocuklarda görülen başlıca beslenme sorunları zayıflık veya şişmanlık, anemi (kansızlık), vitamin yetersizlikleri, iyot yetersizliği ve diş çürükleridir. Bunların yanında, bu çağ çocuklarında son yıllarda görülen şişmanlığın artışı ile metabolik hastalık tablosu riski de ilişkilendirilmektedir” şeklinde konuştu.

“ÖĞÜN ATLANILMAMALI”

“Çocuklarda ve gençlerde en yaygın görülen olumsuz beslenme alışkanlıklarından biri öğün atlamadır” diyen Diyetisyen Hallaç Uslu açıklamalarını şöyle tamamladı; “Türkiye’de ve dünyada yapılan beslenme alışkanlıklarının değerlendirildiğinde çocukların en sık atladıkları öğün, günün en önemli öğünü olarak kabul edilen kahvaltıdır. Uykuda geçen uzun açlık sürecinden sonra çocukların güne besleyici bir kahvaltı ile başlaması sağlığı ve başarıyı destekleyecektir.”

Özel Hayat Hastanesi Diyetisyeni Fatma Hallaç Uslu okul çağı çocuklarına ilişkin beslenme önerilerini şu şekilde sıraladı.

Yaşı ne olursa olsun çocuklar yetişkinlerle aynı besinlere gereksinim duyarlar. Sadece gereksinim duyulan miktarlar daha azdır.

Mutlaka kahvaltı yapması sağlanmalıdır.

Okulda okul yemekleri yemelidir. Fast food tarzı yiyeceklerden, kızartmalardan, hazır paketli ürünlerden uzak tutulmalıdır.

Belenme çantasına hazırladığımız besinler protein yönünden zengin olmalıdır.

Beslenme çantasına asitli içecekler, hazır meyve suları eklemek yerine ayran, süt tarzı protein içeren içecekler eklenmelidir.

Meyve suyu yerine meyvenin kendisi tercih edilmeli. Böylece vücut için gerekli olan posada alınmış olacaktır.

Okul çağı çocuklar genelde sebze grubunu sevmezler. Be nedenle sebzelerin pişirilmesine ve sunumuna özen gösterilmelidir.

Küçük çocuklar günde 5-6 öğün beslenmeye gereksinim duyarlar. Çünkü mide kapasitelerinin kısıtlıdır.

Çocuğun günlük enerji gereksinimi fazla, midesi küçüktür. Bu nedenle günde en az 3 ana öğünlerle birlikte ara öğünler tüketilmelidir.

Ara öğünlerde sağlıklı besinler tercih edilmeli.  Örneğin, meyve, yoğurt, süt, peynirli sandviç, kuruyemişler ve kurutulmuş meyveler tercih edilmelidir.

Gazoz ve şeker gibi diş sağlığını olumsuz etkileyen ara öğünlerden kaçınmak gerekir.