Eskiden izbe mekanlarda oynanan kumar, halen böyle mekanlarda devam etse de, bilgisayarlara ve cep telefonlarına taşındı.

Türkiye’de devlet kontrolündeki yasal bahis sitelerinden çok yasa dışı bahis siteleri, daha yüksek kazanç vaadi ve bonus denilen promosyonlarla yasal yaptırımına rağmen daha çok tercih edilir oldu.

Yasa dışı bahis, merkezi tamamen yurt dışında ve Kıbrıs’ta bulunan şebekeler tarafından yönetiliyor...

Ve bu şebekeler her gün yüzlerce kişiyi kumar batağına çekiyor.

Başta da söylediğim gibi ‘Bonus’ denilen promosyonlarla para kazandıran yasa dışı bahis şebekeleri, uyuşturucu satıcılarının uyguladığı yöntemi kullanıyor...

Kumar da uyuşturucu gibi bir hastalık ve bağımlılık...

‘Torbacı’ olarak tabir edilen zehir tacirleri nasıl başta ücretsiz ya da çok ucuza uyuşturucuyu verip, binlerce genci bağımlı hale getiriyorsa, umut satan yasa dışı bahis şebekeleri de aynı taktiği uyguluyor..

Bahis oynamaya niyetli kişileri, önce ‘ücretsiz bonus vereceğiz’ diyerek çeşitli isimlerdeki sitelerine üye olmalarını sağlıyorlar, sonra da yüksek oran ve yüksek kazanç vaadiyle tamamen ağlarına düşürüyorlar...

Tamamen gözü boyanan ve zaman geçirmek için siteye giren kişi, bir anda bağımlı hale geliyor. Ve 1 kazanırsa 10 verir hale geliyor...
 

Bahis siteleri üzerinden dolandırılanlar da işin cabası... Bu kişiler de şikayetçi olmaktan korkuyorlar çünkü yasa dışı kumar suç...

Tam bir kısır döngü...

Yapılan araştırmalara göre bahis sitelerinde Türkiye’de yılda 5 milyonun üzerinde insan binlerce lirasını bu umut tacirlerine kaptırıyor....

Ortada milyonlarca liralık bir pasta var...

Yüzlerce farklı site gibi görünse de bu şebekelerin başındaki patron denilen kişi sayısı bir elin parmakları kadar.

Bir kez üye olduğunuzda, onlarca farklı site için onlarca SMS ve e-mail almanız mümkün..

Çünkü bu sitelere üye olurken, tüm bilgilerinizi paylaşıyorsunuz. T.C. Kimlik numaranızdan, banka bilgilerinize kadar...

Bu da ayrı bir güvenlik zaafiyeti doğuruyor.

Ve bilgileriniz bu şebekeye bağlı siteler arasında elden ele dolaşıyor.

Bu illegal siteler üzerinden bahis yapmak suç... Oynayan da oynatan da bunu biliyor...

Hatta bu şebekelere ait çağrı merkezleri de var ve bu çağrı merkezleri bahis batağına düşenleri yine yasalarla tehdit ediyor...

Bir çok kişi cezalardan korksa da yine de oynamaktan geri kalmıyor.

Site tarafından dolandırıldığını anladığında ise ulaştığı çağrı merkezi tarafından 'Şikayet edebilirsin. Oynayana da, oynatana da ceza var. Bizi şikayet edersen senin de başın derde girer' diyerek korkutuluyor.

Ve bir çıkmazın içinde buluyorlar kendilerini...

Sonuç olarak hep kasa kazanıyor...

Benim de bu konuyla ilgili bazı önerilerim var haddim olmadan...

Öncelikle en basit öneri, bunun bir tuzak olduğu bilinmeli ve bu sitelerden uzak durulmalıdır...

Artık kişi bahis bağımlısı haline geldiyse, mutlaka tedavi yoluna gitmeli..

Türkiye’de yasa dışı bahisle mücadele aralıksız sürüyor. Ancak yasal düzenlemeler de şart...

Mesela ceza alacağım korkusuyla şikayetten kaçınınlar için bahis şebekelerinin yakalanmasına katkı sağlayanlar cezadan muaf tutulabilir.

Yani bir nevi itirafçı olacak...

Yine sanal bahis oynatanlarla ilgili cezalar artırılıp, bu kişilere uyuşturucu taciri muamelesi yapılabilir.

Bankalar da bu işin içine dahil edilmiş durumda. Onlara da büyük iş düşüyor...

Bahis tacirleri bankaların, vatandaşların bankacılık işlemlerini kolaylaştırmak için geliştirdiği teknolojiyi de gayet iyi kullanıyorlar...

‘Cebe havale’, ‘QR kod’ , ‘Kartsız işlem’ bunların en başında geliyor...

Bankalar da bu işlere kısıtlama getirip, kartlarını kullandırmama yollarına gidebilirler...

Aslında mesele çok büyük ve en az uyuşturucu kadar pastada payı var...

Ülke ekonomisi için de milyonlarca liralık bir kayıp....

Bu tuzağa düşen kişi de nasıl kurtulacağını bilmiyor ve borcunu kapatacağı ihtimali ile daha da gömülüyor bahis batağına...

Yine söylüyorum... ‘Sorun çok büyük’

Gerekli yasal düzenlemeler, psikolojik destek imkanları bir an önce hayata geçirilmeli...