Hakemli bilim dergisi The Lancet’te, Covid'in küresel anlamda insanların ruh sağlığı üzerindeki etkisi üzerine yeni bir araştırma yayımlandı.

Yapılan çalışmada, küresel olarak depresyon ve anksiyete vakalarının, 2020 yılında pandemi nedeniyle dörtte birden fazla arttığı açıklandı.

Araştırmada ayrıca vakaların Covid-19'dan ve karantina kısıtlamaların en çok etkilenen ülkelerde arttığı belirtildi.

Corona virüsün ruh sağlığı üzerinde küresel etkileri üzerine çalışan bilim insanları, araştırmanın bulgularında geçtiğimiz yıl tespit edilen 53 milyon majör depresif bozukluk ve 76 milyon anksiyete vakası olduğu sonucuna vardıklarını bildirdi.

Araştırmanın sonucu olarak kadınlar ve gençlerin pandemi nedeniyle yaşanan karantina sürecinden orantısız bir şekilde etkilendiği aktarılırken, yüksek enfeksiyon oranları kaydeden ve insan hareketinde büyük düşüşler yaşayan ülkelerin en büyük artış oranına sahip olduğu vurgulandı.

Queensland Ruh Sağlığı Araştırmaları Merkezi'nden baş yazar Dr Damian Santomauro, The Lancet'te yayımlanan raporun bulgularının, “dünya çapında artan majör depresif bozukluk ve anksiyete bozuklukları yükünü ele almak için ruh sağlığı sistemlerini güçlendirmeye yönelik acil bir ihtiyacın altını çizdiğini” söyledi.

Santomauro, “Covid-19 nedeniyle ruh sağlığı hizmetlerine yönelik ek talebi karşılamak zor olacak ancak önlem almamak bir seçenek olmamalı” dedi.

Dr. Santomauro liderliğindeki araştırmada, 48 çalışmadan yararlanırken bunların çoğu Batı Avrupa'da (22) ve Kuzey Amerika'da (14) gerçekleşti. Diğer çalışmalar ise Avustralya (5), Asya Pasifik (5), Doğu Asya (2) ve Orta Avrupa'da (1) yürütüldü.

Araştırma, gençlerin zihinsel sağlık bozukluklarından büyük yaş gruplarına göre daha fazla etkilendiğini buldu. 20 ila 24 yaşları arasındaki 100 bin kişi başına ek olarak bin 118 depresyon ve bin 331 anksiyete vakası tespit edildiği belirtildi.

Queensland Akıl Sağlığı Araştırmaları Merkezi'nden ortak yazar Alize Ferrari, “Covid-19 salgını, mevcut birçok eşitsizliği ve ruh sağlığının sosyal belirleyicilerini daha da kötüleştirdi” derken, “Ne yazık ki, birçok nedenden dolayı, kadınların pandeminin sosyal ve ekonomik sonuçlarından daha kötü etkilenme olasılığı her zaman daha yüksekti. Ek bakım ve ev içi sorumluluklar kadınlara düşme eğiliminde ve kadınların pandeminin çeşitli aşamalarında artan aile içi şiddetin kurbanı olma olasılığı daha yüksek” diye konuştu.