ABD’nin New York kentindeki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Merkezi’nde “Filistin Meselesine Çözüm Bulunması ve İki Devletli Çözümün Hayata Geçirilmesi Konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferans” düzenlendi.

Tarihi genel kurula, aralarında Güvenlik Konseyi üyelerinin de bulunduğu devletlerin, Filistin Devleti’ni tanıma kararları damga vurdu.

İngiltere, Avustralya, Portekiz ve Kanada zirveden bir gün önce kararlarını ilan etmişti. Genel kurul sırasında ise Fransa, Monako, Lüksemburg, Belçika, Malta ve Andorra Filistin’i devlet olarak tanıdığını açıkladı.

MACRON: ARTIK ZAMANI GELDİ

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinin kararını BM özel oturumunda yaptığı konuşmada duyurdu.

Macron açıklamasında, Filistin Devleti’ni tanımak için daha fazla bekleyemeyeceklerini belirterek, “Hepimizi tarihimizle birlikte bunu takip ettik. Fransa bugün Filistin devletini tanımaktadır. Hakikat şu ki; hepimizin bir sorumluluğu var. 7 Ekim’de İsrail halkının tarihindeki en kötü terör saldırısını gördük” dedi.

Fransız lider, Gazze’de binlerce insanın yerinden edilmiş durumda olduğunu vurgulayarak, “Hamas zayıflatılmış olmasına rağmen insanlar ölmeye devam ediyor. Hayatları kurtarmak için ateşkesi sağlamalıyız. Neredeyse 2 yıl oldu. Filistin’de iki devletli çözümü savunmalıyız. Artık zamanı geldi” ifadelerini kullandı.

AÇIKLAMALAR ARDI ARDINA GELDİ

Monako Prensi II. Albert da çok sayıda ülkeyle birlikte, Filistin’i resmen tanıdıklarını açıkladı.

Monaco’nun ardından Lüksemburg, Belçika ve Malta da kararlarını ilan etti.

Böylelikle Yasir Arafat’ın 1988’de kuruluşunu ilan etmesinden bu yana BM üyesi 193 ülke arasından Filistin Devleti’ni tanıyanların sayısı 156’ya çıkmış oldu. Diğer yandan BM üyesi olmayan Vatikan da Filistin’i tanıyor.

İSRAİL TEMSİLCİSİNDEN TEPKİ

İsrail’in BM Daimi Temsilcisi Danny Danon, Fransa’nın kararını sert sözlerle eleştirdi.

Danon, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a seslenerek, “8 Ekim’de İsrail’in yanındaydınız, rehinelerden bahsettiniz. Bugün ise onları geride bırakıyorsunuz. Biz rehineler Gazze’de olduğu sürece bu savaşın bitmeyeceğini unutmayacağız” ifadelerini kullandı.

FİLİSTİN YÖNETİMİNDEN “CESARET” MESAJI

Filistin Dışişleri Bakanlığı, önceki gün yaptığı açıklamada, kararlardan memnuniyet duyduğunu belirtti. Filistin Devleti’ni tanımanın, uluslararası hukuk ve meşruiyet kararlarıyla uyumlu, cesur kararlar olduğu kaydedildi.

Tanıma kararının bu ülkelerin, işgali sona erdirme, bölgenin ve dünyanın güvenliğini, istikrarını ve refahını sağlayacak şekilde barışa ulaşma konusundaki hassasiyetlerinden kaynaklandığı ifade edildi.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da kararların, iki devletli çözümün, adil ve kalıcı barışın tesisinde önemli ve zorunlu bir adım olduğunu belirtti.

ABD’nin Filistin heyetine vize vermemesi nedeniyle toplantıya video bağlantısıyla katılmak durumunda kalan Abbas, konferansta onaylanan barış planını uygulamak için ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan, Fransa, Birleşmiş Milletler ve tüm ortaklarla birlikte çalışmaya hazır olduklarını belirtti.

ABBAS: HAMAS SİLAHLARINI TESLİM ETSİN

“Filistin Devleti, Gazze’de yönetim ve güvenliğe ilişkin tam sorumluluk almaya yetkili tek yapıdır” diyen Abbas, Gazze’nin yönetiminde bir rolü olmayacağını savunduğu Hamas’ın ve diğer grupların silahlarını Filistin yönetimine teslim etmelerini istedi.

Abbas, Gazze Şeridi’ne insani yardım girişini, İsrailli esirler ile Filistinli tutukluların serbest bırakılmasını, İsrail ordusunun Gazze’den çekilmesini ve yeniden inşa çalışmalarının gecikmeden başlamasını sağlayacak kalıcı bir ateşkes talebinde bulundu.

FİLİSTİN’İ TANIYAN ÜLKELER ARTIYOR

Tarihi Birleşmiş Milletler Genel Kurulu öncesi 5 ülke Filistin’i devlet olarak resmen tanıdıklarını duyurmuştu.

3 ülke daha Filistin'i devlet olarak tanıdı
3 ülke daha Filistin'i devlet olarak tanıdı
İçeriği Görüntüle

BM toplantısı öncesi ilk açıklama dün Kanada’dan gelmişti. Başbakan Mark Carney, “Kanada, Filistin Devleti’ni tanıyor ve hem Filistin Devleti hem de İsrail Devleti için barışçıl bir gelecek vaadini inşa etmek için ortaklık teklif ediyor” dedi.

AVUSTRALYA: İSRAİL ENGELLEMEYE ÇALIŞIYOR

Avustralya da Kanada’nın hemen ardından Filistin devletini resmi olarak tanıdığını duyurdu. Başbakan Anthony Albanese, mevcut İsrail hükümetinin Filistin devletini önlemek için metodik bir şekilde çalıştığına dikkat çekti.

Açıklamasında, “Hamas’ın Filistin’de hiçbir rolü olmamalı” diyen başbakan, “Avustralya’nın bugün Kanada ve İngiltere ile birlikte Filistin’i tanıması, iki devletli çözüm için uluslararası çabaların bir parçasıdır” diye ekledi.

İNGİLTERE: UMUDUN SÖNMESİNE İZİN VEREMEZSİNİZ

Bir diğer tanıma açıklaması da İngiltere’den gelmişti. Açıklamayı Başbakan Keir Starmer yaptı. Aynı zamanda Hamas’a yaptırım mesajı da veren Starmer, şunları söyledi: “Hamas’ın geleceği hükümette ve güvenlikte rolü olamaz. Önümüzdeki haftalarda diğer Hamas üyelerine yönelik yaptırımlar uygulanması için talimat verdim.”

İngiliz başbakan, “İki devletli çözüm umudu azalıyor ancak bu umudun sönmesine izin veremezsiniz” diye ekledi.

PORTEKİZ DIŞİŞLERİ BAKANI RANGEL DUYURDU

İngiltere, Avustralya ve Kanada’nın hemen ardından Portekiz de Filistin devletini resmen tanıdığını açıkladı. Portekiz Dışişleri Bakanı Paulo Rangel, kalıcı barış için tek çözüm olan iki devletli çözümü desteklediklerini söyledi.

Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliğinde konuşma yapan Rangel, İsrail ve Filistin arasında iki devletli çözümün “adil ve kalıcı bir barışa giden tek yol olduğuna inandığını” vurguladı. Rangel, “Filistin Devleti’nin tanınması, Portekiz dış politikasının temel, sürekli ve uzlaşıya dayalı çizgisinin uygulanmasına tekabül ediyor” diye belirtti.

Filistin Devleti’nin tanınmasının üç temel ayağa dayanması gerektiğini savunan Rangel, “Birincisi, Filistin Yönetimi’nin açıkça ve fazla uzatmadan kabul ettiği garantilerdir. Bunlar, terörizmin kınanması, kurumsal reformların uygulanması, seçimlerin hazırlanması, Gazze’de hükümet sorumluluğunun üstlenilmesi ve İsrail’in tam olarak tanınmasıdır” ifadelerini kullandı.

STARMER’DEN ABBAS’A MEKTUP

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Filistin Devleti’ni resmen tanıdıklarını açıklamasının ardından Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bir mektup yazarak bu kararı bildirmişti.

Starmer mektupta, “Bu tarihi adım, Filistin halkının kendi kaderini tayin etme ve devlet sahibi olma hakkına verdiğimiz desteğin göstergesidir” dedi. İki devletli çözümün, bölgede kalıcı barışa giden tek yol olduğuna işaret eden Starmer, “(Filistin yönetiminin reformu) Reform konusunda verdiğiniz taahhütleri takdir ediyor, Filistin Devleti’nin inşası için bu taahhütleri yerine getirirken vereceğim desteği niteliyorum” ifadelerini kullandı.

Starmer, İngiliz Dışişleri Bakanı Yvette Cooper’ın Filistinli mevkidaşıyla diplomatik ilişkilerin kurulması sürecini ilerletmek için görüşeceğini belirterek, “Devletlerimiz arasında yapıcı ve yakın bir ilişki kurmayı bekliyorum” diye ekledi.

“NEFRETİ REDDETMEK YETMEZ”

İsrail’in Gazze saldırıları nedeniyle toplumda bir gerginlik oluştuğunu vurgulayan Starmer, “Bu gerilim toplumda bölünmelere yol açtı. Bazıları bu gerilimi nefret ve korku için kullandı. Ancak hiçbir sorun çözülmedi. Nefreti reddetmek yetmez, nefretin her türlüsüyle mücadele çabalarımızı ikiye katlamalı, çabamızı daha iyi bir gelecek kanalına yönlendirmeliyiz.” ifadelerini kullandı.

Temmuzda somut adım atılmazsa Filistin Devleti’ni tanıyacaklarını açıklamıştı. Temmuz ayında açıklama yapan Starmer, iki devletli çözüm umudu risk altında olduğu için Filistin’i tanımanın zamanının geldiğini ve bunun en yüksek etkiyi yaratacağını belirtmişti.

ARAP ÜLKELERİ DE MESAJLARINI PAYLAŞTI

Ürdün, Lübnan, Kuveyt, Umman Filistin Devleti’ni tanıma kararlarından memnun olduklarına ilişkin arka arkaya açıklamalar yaptı.

Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi de bu tutumları “cesur” olarak nitelendirdi.

Önemli tarihi bir gelişme olarak nitelenen kararın, Filistin halkının kendi kaderini tayin etme, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin Devleti’ni kurma hakkını temsil ettiği dile getirildi.

İSRAİL NE TEPKİ VERDİ?

İsrail Başkanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamadai, İngiltere, Kanada ve Avustralya’nın Filistin Devleti’ni tanıma kararına karşı, işgal altındaki Filistin toprakları Batı Şeria’yı ilhak edecekleri mesajı vermişti.

Netanyahu, İsrail Başbakanlık Ofisi tarafından yayımlanan video mesajında, Filistin Devleti’ni tanıyan devletlerin “terörizme ödül verdiğini” iddia etti.

Filistin devletinin kurulmasını yıllardır engellediklerini ve bunun olmasına izin vermeyeceklerini öne süren Netanyahu, işgal altındaki Filistin topraklarını gasbederek oluşturulan yasa dışı Yahudi yerleşimlerinin sayısını iki katına çıkardıklarını ve bu yolda devam edeceklerini söyledi.

Netanyahu, ülkelerin Filistin devleti tanıma yönündeki kararlarına ABD’den döndükten sonra yanıt vereceğini söyleyip “Bekleyin ve görün” sözleriyle, üstü örtülü Batı Şeria’yı ilhak tehdidinde bulundu.

İsrail’in aşırı sağcı figürleri Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ile Kültür ve Spor Bakanı Miki Zohar da 3 ülkenin Filistin devletini tanıma kararının ardından işgal altındaki Batı Şeria’yı ilhak çağrısında bulunmuştu.