Geçtiğimiz ay,Ege ve Akdeniz'in sahil ve dağlık kesimlerinde çıkan ve ormanlarımızı küle döndüren,yüreğimizi dağlayan yangın felaketi sonrasında,acı tabloyu yerinde görüp,  fotoğraflayan yazarımız Kemal Ak, izlenimlerini Koza24 ile paylaştı.  

 Mumcular ve Ören arasındaki dağlık bölgede Mazı, Gökbel,  Çökertme ve Türkevleri yerleşimlerini etkisi altına alan yaklaşık 50 kiometrelik bir hatta, kömüre dönen ağaçlar ve külle örtülen yamaçların, yangının ne büyük bir doğa felaketine yol açtığını gösterdiğini belirten Ak,"Bu güzergahta yaklaşık 8.500 hektar, Muğla genelinde ise,yaklaşık 66.250 hektar ormanlık alan yangından zarar gördü. Orman köylülerinin can/mal güvenliğini de tehdit eden yangının,hayvancılık ve zeytincilik ile geçimini sağlayan yöre insanında derin yaralar açtığını gördüm.Bodrum ve Milas Belediyeleri ile birlikte,Ticaret Odası ve Ziraat Odalarının,köylüye zeytin fidanı ve yem yardımında bulunacağının açıklanması,yaraların sarılmasına yönelik ciddi adımlar.Ayrıca,Orman Genel Müdürlüğünün, iş makineleri ile yangın bölgelerinde rehabilite çalışmalarına başlaması da,gözle görülen bir başka gelişme.Yemyeşil ormanların ve yamaçların, yangın sonrasında,gri renge ve küle dönüşmesi, ağaçların ise kömür haline gelmesi,felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor.70'li yaşlardaki bir köylü teyzenin ağlayarak söylediği gibi,bu yamaçların yeşillendiğini  ve zeytin ağaçlarının  yeniden zeytin vereceğini ben göremem,Allahım evlerimize kadar gelen bu yangın felaketini bir daha yaşatmasın, şeklindeki sözleri,psikolojik bir çöküntünün  sonucu. Orman içinde yaşayan binlerce hayvanın  yanarak ölmesi de,bir başka acı. Devletin, yerel yönetimlerin,meslek odalarının ve sivil toplum kuruluşlarının, bir an önce yardım refleksi göstererek, yaraların sarılmaya başlanması önem arzediyor." şeklinde düşüncelerini dile getirdi.