Hatırlıyoruz da…

Bursa;
Büyükşehir Belediyesi sıfatını kazanıp, 1989’da da 3 merkez ilçeli ilk yerel seçimler yapıldığında gözlerin ilk çevrildiği yer Yıldırım ilçesi olmuştu.

Keza;
O zamana kadar sadece bir semt olan Yıldırım, bir ilçe olmuştu ve Ankara Yolu’nun altı da tamamen tarlaydı.

DYP’li belediyeler çok uğraştı bu yerlerin kaçak yapılarla dolmaması için.

Hatta;

Tel örgülerin bile çekildiğini hatırlıyoruz Ankara Yolu’nun altına belediye tarafından.

Ne var ki;

Tarlaların hisseli parsel olarak bölünüp Bursa’ya göç edenlere tek tek satılmasıyla birlikte asıl tehlike de başladı.

Ve;
Ne DYP’li, ne sonrasındaki ANAP’lı belediyeler önlem alamadı.

İpin ucu kaçtı.

Dekarlarca tarlalar bir bir bölünüp, kaçak yapı cenneti haline dönüştürülmeye başladı.

Tarlasını alan inşaatını yaptı.

O ona söyledi, o ona söyledi sonra da muazzam da bir göç başladı Yıldırım’a.

Yılların ihmaliyle de şimdiki Yıldırım çıktı ortaya.

Bu duruma en büyük sebep de ilçenin planlanmamış olmasıydı.

Yıldırım’ın;
Eski belediye başkanlarından Özgen Keskin ilçede yeni bir sayfa açmak istedi ama başarılı olamadı.

Sonrasında gelen İsmail Hakkı Edebali daha fazla yol aldı, kentsel dönüşümlere başladı ama belediyenin bütçesi yeterli olmadı.

Şimdiki başkan Oktay Yılmaz ise farklı bir strateji uyguluyor Yıldırım’ın kurtuluşu için.

Bunun için 3 yöntem uygulamaya başladı.

Biri;

Tamamen özel sektör eliyle yapılan kentsel dönüşümler.

İkincisi;

Özel sektör ve kamu yatırım ortaklığı ile hayata geçirilen dönüşümler.

Diğeri de;

Kamu destekli özel sektör yatırımlarıyla yapılan dönüşümler.

Bu yönde;
Yıldırım’ın bir haritasını çıkardı önce Başkan Oktay Yılmaz.

Önce;
Afet riski bulunan alanlara el atıldı.

Ve;

Mevlana, Ulus, Arabayatağı, Yavuzselim, Hacivat ve Çınarönü mahallelerinin imar planları tamamlandı.

Sonra da;

Mollaarap ve Şirinevler mahallelerinin planları tamamlandı.

Ardından büyük dönüşüme başlandı.

Bu amaçla;

232 hektarlık bir alanı kapsayan Değirmenönü ve Karapınar,

70 hektarlık 75. Yıl, Yiğitler ve Esenevler,

35 hektarlık Şirinevler ile,

16.5 hektarlık Sinandede, Şükraniye, Beyazıt ve Mehmet Akif Ersoy mahalleleri’nin uygulamalarına geçildi.

Bugüne değin;
Yani yıllar yılı Yıldırım’da kentsel dönüşüm çalışmalarında istenilen sonuçların alınamamasının tek nedeni imar ve planlama idi.

Başkan Oktay Yılmaz şimdi ekibiyle birlikte Yıldırım’ı adeta ameliyat masasına yatırdı.

Tüm vücudu parça parça yeniliyor.

Bu sabah;
Başkan Yılmaz’ın konuğuyduk.

Çınarönü mahallesi’ndeki rezerv alanında kapsamlı bir sunum yaptı, kentsel dönüşümlere dair.

Doğrusu hayranlıkla dinledik.

Keza;

Göreve geldiği 2019 yılından bu yana ilçede toplam 184 hektarlık alanın planlama çalışmalarının tamamlandığını anlattı.

Ve;

2022 yılını dönüşüm yılı olarak ilan ettiklerini belirterek, bu kapsamda sadece bu yıl için 30 binin üzerinde hak sahibine tapularını vereceklerini açıkladı.

Yanı sıra;

5 yıllık yönetim dönemi içinde de planlanabilir alanlarda yüzde 27 oranında tapu yenilemesi yapılmış olacağını da aktardı ki, bu durum Yıldırım’ın kurtuluş reçetesi anlamına geliyor.

Şimdi de;
Bu reçete doğrultusunda yüzlerce bina yıkılıyor ve yerlerine içinde sosyal donatı bölümleri de olan yeni modern binalar yükselmeye başlıyor.

Adeta koca bir kenti yıkarak yeni bir kent yaratmaya çalışıyor Başkan Yılmaz.

Görebildiğimiz kadarıyla;

Yılların harabe binalarında oturan ilçe sakinleri de bu dönüşümlere destek veriyor ve belediye ile anlaşarak evlerini tek tek yıktırıyor.

Ve;
O kötü Yıldırım’ın içinde yepyeni Yıldırım doğuyor.

TOKİ’nin de desteğiyle yapılan bu dönüşüm, tapularına kavuşacak olan kaçak yapıların sahiplerini de heyecanlandırıyor.

Eğer ki;

Başkan Oktay Yıldırım adeta siyasi kariyerini ve hayatını adadığı bu kentsel dönüşümleri bu hızla tek tek hayata geçirirse Yıldırım’a heykeli dikilir.