2021’in son günlerinde;
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bir geleneği devam ettirdi ve diplomasi muhabirleri ile bir araya gelerek yıl sonu değerlendirme toplantısı yaptı.
Bu buluşmada ilginç bir şey oldu ve Bakan Çavuşoğlu, Irak Türkmen cephesinde bazı kopuşların olduğu iddialarını yanıtlarken konu bir anda Bulgaristan’a geldi.
Ve;
“Maalesef” dedi “Bu kopuşlar Bulgaristan’da da oldu. Türk partilerinin sayısı arttı. Bu kadar bölünmüşlük onların menfaatine değil…”
Tespiti çok yerindeydi Bakan Çavuşoğlu’nun.
Balkanlar’ı ve siyaseti okuyamayanların kararları ile bir takım kirli menfaat ilişkileri, uzun zamandır Türkler’i Bulgaristan kabinesinden uzak tuttu.
Eskiden;
Kabinede çeşitli bakanlıklar ile temsil edilen Türkler, çok uzun zamandır, alınan az oylar nedeniyle bakanlık alamıyor.
Bu durumun sebeplerinden biri de Bal-Göç’ün yıllarca kötü yönetilmesi oldu.
Kimisi, sıfatını kullanarak iş takibi yaptı.
Kimisi, ticaretini geliştirdi.
Kimisi, siyasi emellerine ulaşmak için basamak olarak kullandı.
Kimisi, babasının malı gibi gördü kuruluşu.
Kimisi, yüksek bürokratlık yoluna çalıştı.
Kimisi, Hürriyet’teki Konsolosluk’tan çıkmadı.
Şu bir gerek ki;
Koca Bal-Göç’ü çok hırpaladı birileri.
Bal-Göç’ün Başkan adaylarından Prof. Dr. Emin Balkan, kuruluşun kişisel menfaatler nedeniyle bu hale geldiğini anlatırken şunu söylemişti:
“Balkan coğrafyasına mal olan bu derneği, birilerinin vesayetinden kurtaracağım. Bu dernek, aile şirketi gibi akrabalarla yönetilemez…”
Balkan’ın bu sözleri, üstü kapalı olarak direkt Turhan Gençoğlu’naydı.
Bal-Göç’te kongre 13 Mart’ta.
Ne var ki;
Kongre olmayabilir çünkü ilgili mahkemeden hala Bal-Göç ile ilgili bir karar çıkmadı.
Şimdilik;
Derneğin yönetimi, bir darbe ile Genel Başkan Veli Öztürk’ü devirip kendisini Genel Başkan ilan eden Turhan Gençoğlu’nun ablasının oğlu Gökhan Sözüçetin’de.
Hatırlanacaktır.
Bu koltuk nasıl bir şeyse artık, Sözüçetin ve yönetiminin ilk yaptığı iş, kendi yaptıkları toplu üyelerin iptal kararını almak olmuştu!
İnsan kendi aldığı kararı iptal eder mi hiç yahu?
Bunlar ettiler.
Sebebi de;
13 Mart’taki kongrede oy kullanacak hazirun listesini değiştirmek.
Amaçlar ve hedefler değişince bir dönem birlikte çalıştıkları başkanları Veli Öztürk’ü bile “tu kaka” ilan ettiler.
Hatta;
Yaptıkları toplu üyelerin altına imza atanlardan Gülver Deniz isimli bir kadın bile, aylar sonra bir akşam karar defterindeki bu imzasını karalamaya çalıştı da, yakalanınca Veli Öztürk tarafından yüz kızartıcı bir suç olan “evrakta sahtecilik” suçlamasıyla Cumhuriyet Savcılığı’na verildi.
İşte böyle bir yer Bal-Göç.
Güç burada çünkü.
İşte bu nedenle kişisel menfaatler de ön plana çıkıyor zamanla.
Bunun için de Bulgaristan seçimleri bazen ikinci planda kaldığından bir türlü istenilen başarı elde edilemiyor.
Bulgaristan demişken;
Koca camia şimdi inanılmaz bir iddia ile çalkalanıyor.
İddianın sahibi;
Kısa adı BRTK olan Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Başkanlığını yapan Zürfeddin Hacıoğlu.
İddiası bomba gibi.
Taşları yerinden oynatır.
Hacıoğlu’na göre, Bulgaristan’daki Türk partilerinden HÖH’ün çok üst düzey bir yöneticisi, Bursalı bir işadamını arayıp talimat vermiş ve “Kader Özlem’den desteğini çek. Bal-Göç’ün Başkanı Hasan Öztürk olmalı” demiş.
Bunun üzerine de bu işadamı “tamam” demiş Hacıoğlu’nun iddiasına göre.
Hacıoğlu’na göre bu durum yenilir yutulur bir durum değil.
Bu nedenle şunu diyor:
“Bu durumda Bal-Göç yönetimi, HÖH yönetimini kongreye davet etmeyi bir tarafa bırakın, derhal HÖH’e nota göndererek Bal-Göç’ün içişlerine karışılamaz olduğunu bildirmelidir…”
İddia doğruysa eyvah ki ne eyvah!
BRTK Başkanlığı yapan deneyimli isim Zürfeddin Hacıoğlu’nun bir çağrısı da, yönetim içinde darbe yaparak kendisini Bal-Göç başkanı seçtiren Gökhan Sözüçetin’e.
Şöyle diyor Hacıoğlu:
“Hadi bakalım Gökhan başkan. HÖH’e nota göndererek ilk sınavını ver ki biz de senin başkanlığının, dayın Turhan Gençoğlu tarafından sana hediye edilmediğini görelim…”
Hacıoğlu’nun;
Bir sözü de, iddiasına göre HÖH’ten talimat alan Bursalı işadamınaydı:
“Camiaya ayar çektiğini zanneden büyük iş insanı, şunu bilesin ki Bal-Göç varken HÖH yoktu. Bu işin çok erbabı isen Bal-Göç olarak HÖH’ün Başkanı’nı ve milletvekili listelerini sen belirlersin.
HÖH’ün oyuncağı olmuş birisi, camianın saygınlığını asla hak etmez. Bunu da ilk BRTK kongresinde kendisine bizzat göstereceğiz…”
Hep söylüyoruz.
Bal-Göç’te kazanlar çoktan kaynadı da taştı bile.
Eğer;
Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Başkanlığını yapan Zürfeddin Hacıoğlu’nun dile getirdiği bu iddialar doğruysa büyük bir skandal yaşanır.
Birisinin;
Pazardan kabak seçer gibi, destek verdiği adayı sürekli değiştirip durduğu kongre arifesinde işi iyice zorlaştı.
Çünkü;
Bir kez daha adayını değiştirmeye kalkarsa artık inandırıcılığı hiç kalmayacak bu abinin.