İnanılacak gibi değil ama…
Oluyor işte.
Sonunda bunu da gördük.
“Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyen teğmenlerin Türk Ordusu’ndan atıldığı ülkenin Gazi Meclisi’nde 40 bin insanımızın katili, terörist başı Abdullah Öcalan’ın sloganları atıldı.
Malum.
“Terörsüz Türkiye” projesi kapsamında kanı bitlenen PKK’nın siyasi uzantısı DEM’in TBMM’deki Grup Toplantısı’nda yapılan bu provokasyon, TBMM tarihinde bir ilk oldu.
Allah aşkına;
Hiç olacak şey mi Gazi Meclis’in içinde “Biji Serok Apo” (Yaşasın lider Apo) sloganları duymak?
Apo denen kim?
Sahiplerinin emriyle;
Yıllarca Türkiye Cumhuriyeti’ni yok etmeye çalışıp 40 bin insanımızın kanına giren bir cani.
Cezasını da;
İmralı’da ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet hapis olarak çekiyor.
Ne var ki;
Yıllar sonra bu terörist başı, uygulamaya konulan siyasi kararlar neticesinde bir anda “kurucu önder” oldu!
Zaten en tuhafı da bu.
Kendisini “Türk Milliyetçisi” olarak tanımlayan MHP’den çıkan bu “kurucu önder” sıfatı.
Kendisini;
Ülkücü ya da milliyetçi olarak tanımlayanları bile ikiye bölen ve şaşırtan bu sıfat, öyle görünüyor ki DEM yönetimini de cesaretlendiriyor.
DEM açıkça;
Türk insanının sinir uçlarına basıyor.
Eminiz ki;
Gazi Meclis’te ilk kez bir terörist başına yapılan bu tezahüratlar her vatandaşın vicdanını yaraladı.
Gazi Meclis’in;
Manevi şahsiyeti yaralandı, şehitlerimiz ve gazilerimiz alenen tahkir ve tezyif edildi.
TBMM’de;
DEM’in Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç’ın, Öcalan tezahüratlarına yönelik söylediği “Kürdistan’ın dört bir yanından gelenler” ifadesi bile adeta kan dondurdu.
Sorulmadan edilmedi.
Acaba;
Üniter Ulus Devleti yıkıldı da, Kürdistan mı kuruldu?
AK Parti ve MHP iktidarının politikalarıyla iyice küstahlaşan ve cesaretlenen bu terör seviciler sınırları zorlamaya başladı.
Belli ki;
Türkiye’yi zor günler bekliyor.
Hele ki;
TBMM’deki komisyonun, düşünülen bir Öcalan ziyareti bu zor günleri tetikleyecektir.
Nitekim;
Sosyal medyadan tepkiler sürüyor Gazi Meclis’te bu yaşananlara.
Bursa’da da;
Acemler üstgeçidine asılan ve sonra apar topar kaldırılan “Öcalan hangi kapının itidir” pankartı bile, halkın büyük bir tepkisi olarak görülüyor.
Bu yaşanılanın en tuhafı da;
Protesto amaçlı olarak TBMM’deki Grup Toplantısı’nı Türk bayrakları altında yapan İYİ Parti’den başka ne büyük STK’lardan ne de siyasi partilerden hiçbir tepki gelmemesi.
Zaten en tehlikelisi de bu.
Keza;
Bu durum, gelinen sürece tepkili büyük bir sessiz çoğunluğun olduğunu gösteriyor.
Hele ki;
Meclis çatısı altında yaşatılan bu son rezaletin ardından CHP’nin de, kurulan bu komisyondan çıkması eli kulağında gibi görünüyor.
Umarız ki;
“Terörsüz Türkiye” kapsamında TBMM’de kurulan bu komisyonda alınacak kararlar sonrasında ikinci bir Habur rezaleti yaşamayız.
