Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin de ifade ettiği gibi kısa bir süre önce Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınını yaşadık.

Henüz;

Doğal sebepler mi, kısmi sabotaj mı konusunda net bilgiler olmamakla birlikte milletçe canımızı yaktı bu yangınlar.

Hatırlanacaktır;

Türkiye’nin güneyinde yaşanan bu orman yangınlarının ardından pek çok şehirde ormanlara girişler belirli tarihlerde yasaklandı.

Bursa’da da;

Vali başkanlığındaki Orman Yangınlarını Önleme Mücadele Komisyonu bir karar alıp, 1 ay uygulanacak yasaklar getirdi.

Buna göre;

1 Ağustos tarihinden başlayarak Bursa’daki ormanlık alanlarda gezmek, motorlu taşıt kullanmak, mola vermek, mangal yakmak, piknik yapmak 1 Eylül tarihine değin yasaklanmıştı.

Keza;

Bu sürede jandarmanın da ormanlık alanlarda sıkı denetimi vardı.

Şimdi bu süre sona erdi.

Dikkat çeken ve kafa karıştıran ise şu.

Bursa’da bu yasak biteli 2 gün oldu.

Peki bundan sonra ne olacak?

Mesela;

Kendi şehrinde yaşayanların kafalarını karıştırmamak için İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yasak biter bitmez bir açıklama yaptı ve İstanbul’da ormanlara giriş yasağının, yangınla mücadele kapsamında 30 Eylül’e değin uzatıldığını duyurdu.

İstanbullu’lar da bunu öğrendi, ona göre planlama yaptı.

Peki ya Bursa?

Kimse bir şey bilmiyor.

Bursa’da şu anda ormanlara girilebiliyor mu, piknik yapılabiliyor mu, mangal yakılabiliyor mu, gezilebiliyor mu bilen yok.

Örneğin;

Bursalı bir aile, bu hafta sonunda, 1 ay boyunca yasak olan ormanlara girip piknik yapabilecek mi, bilen yok.

İşin kötüsü;
Bursalılar’a bu bilgilendirmeyi yapacak merciden de bir ses seda yok.

Olacak şey mi Allah aşkına?

Daha hala karar veremedilerse ayrı bir konu ama yasak devam ediyorsa bunun açıklanması, yasak bittiyse de bunun duyurulması gerekmiyor mu?

Kasaba mı koca Bursa?

Boşuna söylenmiyor, “Bursa gerçekten kötü yönetiliyor” diye.

Şu ormana giriş ve piknik yasağının bile akıbetinin duyurusu yapılamıyor Türkiye’nin 4. büyük ilinin yaşayanlarına.

Şu en basit bir bilgilendirme yapılamıyorsa, Bursa’nın marka kent olması nasıl sağlanacak?

İlle de;

Başka şehirlerin kararlarına göre mi hareket etmek gerekiyor?
Diyelim ki başka şehirlerin kararlarını bekliyor bizim yönetim mekanizması, peki o zaman diğer iller açıkladı hadi, Bursa ne oldu peki?

Yine ses yok.

Geçen gün ulusal bir haber ajansının Bursa Bölge Müdürü yakınıyordu sosyal medya hesabından “Bursa sahipsiz, kötü yönetiliyor” diye.

Bu yakınmasının sebebi de, 1 Eylül’de sona eren ormana giriş yasağının kaldırılmasından sonraki akıbetin bilgisine ulaşamayışlarıydı.

Haklıydı meslektaşımız.

Bu bilgiyi alacaktı ki, halka duyuracaktı.

Görünen o ki, o meslektaşımız da isyan etmişti, kamunun bu denli kötü yönetilişine Bursa’da.

Mesela;

İstanbul gibi, Gaziantep gibi, Ordu gibi, Diyarbakır gibi Valilikler’in çok güzel örnekleri var, toplumsal kararlar anında medya ile paylaşılıyor, korkulmuyor, kafalarda soru işaretleri kalmıyor.

Medya kötü bir şey değil.

Fakat karar mekanizmasının medya ile ilişkileri son derece zayıf Bursa’da.

Mesela;

Geçenlerde Bursa’ya Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş geldi ama basının haberi olmadı.

Yine;

Bir başka ulusal bir haber ajansının Bursa Bölge Müdürlüğü, bilgilendirme yapılmadığı için Erbaş’ın bu ziyaretinin haberini tüm Türkiye’ye video ve fotoğraflı haber olarak geçemedi, çünkü haberleri yoktu bilgilendirilmedikleri için.

Tıpkı;
Geçen akşam Işıklar’da gerçekleştirilen Astsubay Meslek Yüksekokulu’nun mezuniyet törenine sadece TRT ve AA’nın davet edilmesi gibi.

Bursa bir medya kenti ama hiçbir medya kurumunun bilgisi olmadı bu törenden de.

Medyadan bu denli çekinilmesi ve uzak durulmasını anlamak mümkün değil.

Bursa’da bu uygulamalar eskiden böyle değildi.

İşin ilginci;

Medyadan bu denli uzak durmanın ve halkı medya üzerinden bilgilendirmenin ve kafalarda soru işareti yaratmanın siyasi boyutları da oluyor.

Örnek çok.

Mesela;
Geçenlerde Bursa’nın dağ yöresine yapılan yol için açılan tünelden biz gazetecilerin yine haberi olmadı. Ne bilgilendirme yapıldı ve davet.

Oysa;

Kamu yatırımları medyaya duyurulmalı, oradan da halka uzanılmalı ki, bundan da en çok iktidar partisi memnun kalsın.

Ama olmuyor, olmuyor.

Bir şeylerin kötü gittiği ve yanlış yönetildiği bir gerçek.

Dönelim başa.

Bursalılar;

Bu hafta sonundan itibaren ormanlara girip piknik yapabilecekler mi, mangal yakabilecekler mi, serbest mi?

Millet, etini köftesini, mangalını alıp gitsin mi gitmesin mi pikniğe, giderse jandarma ceza yazar mı, vallahi de billahi de bilen yok.

Piyango gibi adeta. Kime vurur bilinmez.

Tam komedi!