Yazın gelmesiyle birlikte;

Organize Sanayi Bölgesi’nin çevresinde bulunan onlarca mahallede yaşayan yüzbinlerce insan için yine zulüm başladı!

Bu zulmün sebebi de, denetlenmeyen baca gazları.

Bursa’da;

Bu kadar insan yalan söylüyor olamaz.

İnsanlar, maliyetleri nedeniyle filtreleri çalıştırılmayan fabrika baca gazları nedeniyle gece yarısından sonra adeta zehirleniyor.

24 Mayıs cumartesi günü gece yarısıydı.

Malum, yaz nedeniyle kapılar pencereler açık.

Saat gece yarısını hemen geçe, Organize Sanayi Bölgesi’nden yine genizleri yakan o kimyasal koku gelmeye başladı.

Öyle keskin bir kokuydu ki hem pis kokuyordu hem de nefes almayı zorluyordu.

İlginçtir;
Böylesi bir durumda muhatabınız yok!

Polisi arasanız bir şey yapamıyor, zabıtayı arasanız bir şey yapamıyor.

Adeta çaresizsiniz.

Hemen;
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Alo 181 hattını aradık.

Telefon açıldı;

Bursa merkezdeki Organize Sanayi Bölgesi’nden hemen her gün, gece yarısından sonra genizleri yakan, nefes almakta zorlandığımız o keskin kokuyu şikayet ettik.

Sebebinin de, baca filtrelerinin gece yarısından sonra çalıştırılmadığını ve o pis gazların, denetimsiz ortamda havaya karıştırıldığını söyledik.

Şikayetimizi;

5651631 numarasıyla kayda aldıklarını söylediler.
Ardından da;
Konuyu, hemen Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne ileteceklerini ve sonucunu da mutlaka telefonla tarafımıza bildireceklerini söylediler.

İşte;

O gündür bugündür, ne arayan var, ne de soran.

Ama;
O günden beri o gazlar, hemen her gece yarısından sonra Bursalılar’ı zehirlemeye devam ediyor.

Dahası;

Bu durumu herkes biliyor ama kimse bir şey yapamıyor.

Bursa’da;
Denetim yetkisi olan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü sizce bilmiyor mu, fabrikaların bacalarının filtresiz çalıştırıldığını?

Hiç duydunuz mu;
Bugüne değin, çevreyi ve havayı kirlettiği için faaliyetine son verilen bir fabrikayı?

Duyamazsınız, çünkü yok.

Düşünün, devletin bu konudaki en yetkili kurumu ne hale gelmiş.

Kendi başına karar veremiyor, uygulayamıyor.

Sebebi de, tamamen siyasi.

Böyle olunca da;

Doyumsuz işletmeler, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün nasıl olsa bir şey yapamayacağını bildiği için, gece yarısı filtreleri kapatıp, Bursa’yı ve Bursalılar’ı her gece sabaha kadar zehirliyorlar.

Tabi;
Olan, bu kentte yaşayan talihsiz insanlara oluyor.

Aynı;
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Nilüfer Çayı’nı zehir deresine dönüştüren fabrikaları da bilmiyor mu?

Ama hiçbir şey yapamıyor.

Bu patronların arkalarında siyasi güç var çünkü.

Bir telefonla, denetim yapan memurların raporları değiştiriliyor.

Hatırlanacaktır;

Bu kurumun memurları, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ni (CİMER) bile kandırmış, Nilüfer Deresi’nin temiz aktığını ve kirletici bir unsura rastlamadıklarını raporlamamışlar mıydı?

Bunu yapan Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ydü.

Düşünün;

CİMER’e bile bunu yapan, Bursalı vatandaşa neler yapmaz?

Umrunda mı Bursalılar’ın her gece zehirlenmesi.

Şahidi biziz işte.

24 Mayıs gece yarısı 5651631 nolu yaptığımız şikayete geri dönüş olmadığı gibi, her gece zehirlenmeye devam ediyoruz.

Bursa’da;
3 maymunu oynayan kurumların en başında çok uzun zamandır bu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü geliyor.

Ne halk sağlığını düşünüyorlar, ne de yaşanan çevre ve hava felaketini görüyorlar, kabullenmiyorlar.

Yazık ki ne yazık.

Gerçekten de Bursa’nın sahibi yok.

Maalesef;

Çok talihsiz bir kentte yaşıyoruz.

Bursalılar, ne bu kurumları, ne de liyakatsız yöneticilerini hiç hak etmiyor.