Bursa’da…

Benzer ikinci olay yaşanıyor.

Hatırlanacaktır;

2007 yılında İnegöl’de kokusu ortaya çıkan yolsuzluk operasyonu ve sonrasındaki gözaltı ve tutuklamalar, günlerce Bursa kamuoyunun gündemini işgal etmişti.

O dönemde;
Bursa’da belde belediyeleri vardı.

Bugün İnegöl’ün mahallesi olan Alanyurt da belde statüsündeydi ki, belediye yönetimine sahipti.

MHP’li başkan Habib Özdede yönetimindeki belediyede uzun süredir konuşulan ve dışarıya taşan yolsuzluk iddiaları, sonunda büyük bir jandarma operasyonu ile sonuçlanmıştı.

Hatırladığımız kadarıyla;

Belediye Başkanı ve çok sayıda belediye çalışanı, meclis üyeleri ve müteahhitlerle birlikte çok sayıda kişi gözaltına alınmış, sonrasında da Başkan dahil 10’u aşkın kişi tutuklanmıştı.

O dönemde;

Yanlış hatırlamıyorsak “rüşvet almak-vermek”, “ihaleye fesat karıştırmak” ve “nüfuz kullanmak” suçlarından tutuklamalar gerçekleşmişti.

Şimdi ise;
Günümüzde benzer bir kapsamlı belediye yolsuzluğu operasyonu Nilüfer’de yaşandı.

Screenshot 1-1583

İlçe merkezli imar yolsuzluğuna bağlı rüşvet operasyonu haliyle Bursa’nın gündemine oturdu.

Yapılan polis operasyonunda çok sayıda kişi eş zamanlı olarak gözaltına alınmıştı.

Bu kişiler;
Emniyet’teki ifadelerinin ardından Adliye’ye çıkarıldılar ve ardından da kararlar peş peşe geldi.
Buna göre;

Nilüfer Belediyesi’nin eski başkanı Turgay Erdem, eski İmar Müdürü Ayşegül Erkol, Serkan Çağlar, Muttalip Koral, Alaattin Ataberk, Mehmet Fatih Çelebi, Tamer İşler, Metin Yaşar Çelik, Berk Ovatman, Mehmet Ziya Arslan, Serkan Bayram, Namık Ziya Mescioğlu, Ekrem Pamuk, Hulusi Karakuş ve Ersel Çakır’ın tutuklanmalarına karar verildi.

Yanı sıra;

Eski Başkan Erdem’in eşi Zeynep Terzioğlu Erdem, kayınbiraderi Mümin Terzioğlu ile Erkan Temizel, Müjgan Küçükbayraktar, Şener Arslan, Mustafa Altun ve Ufuk Toktaş hakkında da adli kontrol şartı kararı verildi.

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamasına göre söz konusu operasyon “suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme”, “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma”, “rüşvet ve suçtan kaynaklanan mal varlığını aklama” iddialarıyla yürütülen soruşturma kapsamında gerçekleştirildi.

Açıkçası;

Nilüfer merkezli bu imar yolsuzluğu ve beraberindeki rüşvet operasyonuna ilişkin çok uzun süredir bir bekleyiş vardı.

Öyle ki;

Özellikle 31 Mart yerel seçimlerinden sonra Nilüfer Belediyesi’nde gerçekleşen belediye başkanı değişiminden sonra ortaya atılan iddialar ve resmi açıklamalar hem yenilir yutulur türden değildi hem de bire on katılarak pek çok iddia gündeme getirilmeye başlanmıştı.

Beraberinde;
Pek çok itiraf ve iddia da tetikledi, gelişmeleri.

Sosyal medyada pek çok hesap açıldı, doğru-yanlış onlarca iddia ortaya atıldı.

Ancak;

Net olan bir şey vardı ki, o da şu andaki belediye yönetiminin açıkça ortaya koyduğu gibi ilçede sayıları bini bulan hormonlu yapıların varlığıydı.

Screenshot 2-1227

Dillendirilen;

Müteahhit-belediyeci-yapı denetim bürosu ilişkileri ile ortaya çıkan ve değeri milyar liralara vardığı belirtilen fazlalık yapılar yaklaşık 1.5 yıldır sadece inşaat sektöründe değil Bursa’nın da gündemindeydi.

Nitekim;

Yeni belediye yönetiminden yapı kullanma izni almaları mümkün olamayan bu binlerce yapının durumu bir krize dönüşmüş ve içinden çıkılmaz bir hal almıştı.

Öyle ki;
İnşaat sektörü bile durağan hale gelmişti özellikle Nilüfer’de.

İşte…

Bu kriz, aylardır halının altına süpürüle süpürüle öyle bir şişti ki, sonunda imar yolsuzluğuna bağlı rüşvet operasyonuna dönüştü.

Ardından da peşi sıra gözaltılar ve tutuklamalar meydana geldi.

Screenshot 3-1031

Şimdi herkesin aklında deli sorular var.

Operasyonun ikinci dalgasının gelip gelmeyeceği, tutuklananların ifadelerinde yeni ilaveler olup olmayacağı, etkin pişmanlık yasasından yararlanacakların bulunup bulunmayacağı haliyle merak ediliyor.

Tıpkı;

Operasyon dahilinde Sabiha Gökçen Havaalanı’nda gözaltına alınan kişinin merak edildiği gibi.

Ve tabi;
Söz konusu operasyona dahil olarak kamuoyunda ve kulaktan kulağa şimdilik operasyona dahil olmayan pek çok kişinin ismi de kamuoyunda beklenti haline gelen olası ikinci dalgaya yönelik söylenti halinde geçiyor ki, operasyonun devam edip etmeyeceği de merak ediliyor.