İlginç bir tesadüf oldu.
İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Atilla Erdem, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte kozamedya’ya ziyaretimize gelmişti ki…
Cumhurbaşkanı Erdoğan;
Katıldığı bir programda konuşuyor ve “İlk sıraya Türkiye’nin güvenliğini koyuyoruz” diyordu.
Erdoğan’ın bahsettiği;
Depremsellik ve güvenli yapılardı.
Başkan Erdem’le de sohbetimiz bu yönde.
İMO Şubesi;
Bu hafta sonunda BAOB salonunda bir ulaşım paneli düzenleyecek ki, kısa bir süre önce Bursa’nın sorunlarını 9 başlık altında toplamışlar ve kamuoyunu meslek odası olarak teknik açıdan aydınlatmışlardı.
Başkan Erdem’e göre;
Deprem, Türkiye’nin beka sorunu.
Söylediği de ilginçti.
“Artık isyan noktasındayız” dedi.
Ulusal kanallarda hemen her akşam, deprem mi olacak, nerede olacak, büyüklüğü ne olacak tartışmalarının yapıldığını anlatan Erdem, vatandaşın yanıltıldığını anlattı.
Nedenini de şöyle söyledi:
“Deprem bir doğa olayı. Mesele depremin ne zaman olacağı değil, mesele depreme hazır olup olmadığımız”
Devamında da şunu söyledi:
“Bu konu da biz inşaat mühendislerini ilgilendiriyor. Bursa’da konutlar, işyerleri ve kamu binaları depreme ne kadar dayanıklı bilinmiyor.
Bursa’nın yapı stoğu çok sıkıntılı.
Yapı stoğunun envanteri de belli değil.
Bursa’daki tüm binaların yüzde 65’nin sorunlu olduğu söyleniyor ancak bilimsel bir temele dayanmıyor.
Bu binaları sınıflandırmak, göçecek olanları tespit etmek, hasar alacak olanları da dirençli hale getirmek gerekiyor”
Peki bu nasıl yapılacak?
İMO Başkanı Erdem’in önerisi şu:
“Bizler inşaat mühendisleri olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi ile bir ortak çalışma protokolü yapalım istiyoruz ama bir türlü olmuyor.
Bu çalışma, saha çalışmalarını kapsayacak ve geniş kadrolarımızla Kent Anayasası’nın çıkarılmasından önce Bursa’nın yapı stoğu envanterini çıkarabiliriz.
Bu saha çalışması ile binaların durumu belli olur.
Binalar risklerine göre sınıflandırılırsa, kentsel dönüşüm nerelerde olacağı, güçlendirmelerin nerelerde yapılacağı, hangi alanların boşaltılacağı da belli olur.
Bu riskleri sınıflamamız gerekiyor. Hepsi yıkılmayacak çünkü”
Bu yönde bir örnek de var.
Mudanya Belediyesi;
8 ay önce meslek odalarıyla başlattığı ortak çalışma doğrultusunda Mudanya’daki tüm binaların depremsellik envanterlerini çıkarmıştı.
Başkan Erdem’in de söylediği bu:
“Aynı çalışmaya Büyükşehir Belediyesi ile başlasaydık şimdiye değin epey yol almış olacaktık.
Bursa’ya destek olmak için bu protokolün imzalanmasını istiyoruz.
Biliyoruz ki, Bursa’daki binaların depremselliği ölçülmeden harekete geçilemez, kentsel dönüşümler başlanamaz, binalar gelişigüzel güçlendirilemez”
Ziyaretinde;
İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Atilla Erdem’in anlattıkları fazlasıyla makul ve mantıklıydı.
Nitekim;
Mudanya’da yapılan örnek uygulama ortada.
Benzeri neden Bursa için yapılmasın ki?
Zaten;
Şunu hep söylüyoruz.
Yıkıcı depremler hep oldu ve de olacak.
Hiç olmazsa bu teknik ve bilimsel çalışmalarla, Bursa’daki binaların birer röntgeni bir an önce çekilsin ki artık, çözümler de ona göre öncelik alsın.