Bu sabah güne İTÜ Evi’nde;
Bursalı eski bakan ve AK Parti Artvin Milletvekili Faruk Çelik’in misafiri olarak başladık.
Salonda öyle kalabalık bir gazeteci topluluğu vardı ki, Çelik’in bu kent için ne denli önemli olduğunun bir başka göstergesiydi.
Konuşmasına başlarken bir noktaya dikkat çekti.
“Her sorumlu kişi, yerelde ve genelde hesap vermeli, medya da bu hesabı sormalı” dedi.
Ardından da;
“Size aktaracağım iki konu var” dedi ve “sonra da atış serbest” diyerek her türlü soru ve konunun açıkça sorulmasını özellikle istedi.
Çelik önce siyasi hayatından bahsetti.
1996 yılında Refah Partisi Bursa İl Başkanı olarak başladığı aktif siyaset hayatından bu yana geçen dolu dolu 30 yılın özetini anlattı.
Bugün neredeyse şehir içi yola dönüşen Çevre Yolu’ndan, Şevket Yılmaz Hastanesi’ne, Doğalgaz Çevrim Santralı’na, ilçelerdeki yatırımlara, Merinos’un ve başta Mihraplı olmak üzere parkların belediye kazandırılmasına değin hayli geniş bir yelpazede koyduğu katkıları anlattı.
Ardından da;
Devlet Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı dönemlerinde milat olabilecek reformları hatırlattı tek tek.
“30 yılım işte böyle dolu dolu geçti” dedi.
Sonra ise;
“Birileri bu tempoya yetişemeyince paçalardan aşağı çekmenin gayreti içinde” dedi.
Bunları 3’e ayırdı.
Kadrolu iftiracılar, mevsimlik iftiracılar ve ithal iftiracılar.
Kendisine yönelik iftiraların yıllardır bitmediğini şehir dışından bile bazı kişiler getirtilerek kendisinin karalanmaya çalışıldığını anlatan Çelik öfkeliydi.
Bu kişilerin arkasındaki kişiler için de “Hala neden rahatsız oluyorsunuz” dedi.
3 dönem Bursa milletvekilliği
2 dönem Urfa milletvekilliği yaptığını,
1 dönemdir de Artvin milletvekilliğinin sürdüğünü, geçmişte 3 kez bakanlık yaptığını hatırlatan Çelik, adının olası yeni kabinede zaman zaman geçiriliyor olmasından rahatsız olanları da sertçe eleştirdi.
“Sayın Cumhurbaşkanım bana her türlü makamı ve görevi verdi daha ne isteyeyim, yeni bir görev verilirse tabi yaparım, bundan niye rahatsız oluyorlar” dedi.
Ve ses tonunu da yükselterek;
“Saha artık boş değil, herkesin izzeti nefsi var, bundan sonra artık taş atana taş, gül atana gül var” diye konuştu.
Sitemi de vardı.
Özellikle kendi partililerine.
İsim vermedi ama;
“Ölü taklidi yapanlar var, bize saldıranlar iftira atanlarken varken ve kim olduklarını biliyorken neden susuyorsunuz” dedi.
Faruk Çelik;
AK Parti’nin kuruluşundaki 53 milletvekilinden halen milletvekilliği süren tek kişi.
Bugüne değin;
Ne kendisinin ne de ailesinin belediyelerle ve kamu ile işi olmadığını, iş yapmadığını özellikle belirten deneyimli siyasetçinin “ortaklık” dedikodularına da büyük tepkisi vardı.
“Önce” dedi “Cavit Çağlar’la ortak olduğum söylendi. Ben Cavit Bey’in varlık değil yokluk dönemine denk geldim, ortaksam yokluğuna ortağım” dedi kinaye yaparak.
Sonra;
Erikli sularına ortak olduğunun söylendiğini, bunun yetmeyip soy isim benzerliği nedeniyle Faik Çelik’in Sheraton oteline ortaklığının söylentisinin yayıldığını, bununla da kalmayıp Gıyasettin Bingöl’ün Mudanya Üniversitesi’ne ortak olduğunun söylendiğini, son olarak da bu silsileye Atış Yapı’nın eklendiğini anlattı.
Ve, “yeter artık” dedi.
Çelik’in bir tepkisi de Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’le ortak olduğu iftirasıydı.
“Sayın Bozbey’le en az görüşen siyasetçiyim, kendisini maçlarda görüyorum sadece, hala da makamına gidip hayırlı olsun ziyareti yapmış değilim, ne isteyebilirim ki zaten” dedi.
Çelik’in tepkisi bununla da sınırlığı değildi.
Yine isim vermedi ama bazı partililerini eleştirdi.
Eleştirdikleri kişiler;
Çelik hakkında yerel seçimin kaybedilmesini kendisine bağlayanlardı.
“Ben Artvin milletvekiliyim, ne alakam var Bursa’daki adaylarla, orada da seçim olmadı mı, Bursa’daki bazı arkadaşlar kaybettirmiyorlar da seçimi, ben mi Artvin’den kaybettiriyorum” dedi.
Çelik;
Bir derdin de, Bursaspor’un mali ve sportif başarısını gölgelemek olduğunu anlattı.
Başta;
1.8 milyar lirayla başlayan ve 2.2 milyar liraya çıkan batak durumdaki Bursaspor’un 1.5 yılda düzlüğe oğlu Enes Çelik ve arkadaşlarınca nasıl çıkarıldığını da anlattı tek tek.
Bunu da;
“Bursaspor’un mali sorunlarını anlatsam, tez olur” dedi.
Bursaspor’u Süper Lig’den 3. Lig’in sonlarına kadar düşürenler sorgulanmazken, şimdi Bursaspor’un 2. Lig şampiyonluğuna koşmasının bile kıskanıldığını ve hatta engellenmeye çalışıldığını anlattı.
Deneyimli siyasetçi hayli öfkeliydi.
Kendisine ve oğlu Enes Çelik üzerinden yürütülen iftiraları “kahpelik” olarak niteledi.
Soma maçındaki tezahüratlara da değindi.
“Bizim kuşak bile Leyla Zana’yı zor hatırlarken, şimdi nereden çıktı bu tezahürat, ne alaka Leyla Zana” dedi ve yapılanın bir provakasyon olduğunu söyledi.
Bursaspor’un sağduyulu taraftarının Aliağa maçında kendisini gösterdiğini belirterek “küfüre hayır, dostluğa evet” diyen Çelik, 20 yıldır kendisine yönelik bitmek bilmeyen iftira ve dedikoduların şimdi de oğlu Enes Çelik’e yapılmak istendiğini belirtip, “tek bir şey bulamazlar, yürekleri yetiyorsa çıksınlar karşımıza sen bunları bunları yaptın desinler, hem onlarda o yürek yok, hem de tek bir lekemiz bile yok” diyerek de öfkesini dile getirdi.
Bursalı eski bakan ve Artvin milletvekili Faruk Çelik’in bazı şeyler de ağzına geldi geldi ama yutkundu.
Çok öfkeliydi hakkında ve Enes Çelik üzerinden yürütülen iftira kampanyalarına.
“15 senedir Bursa’da değilim, hala yatıp kalkıp beni konuşuyorlar, maalesef ki meyve veren ağaç taşlanıyor” dedi.
Bugün bir kez daha gördük.
Hem deneyimli siyasetçi böyle bir medya buluşmasını özlemiş ki 45 dakikalık bir sürede adeta içini döktü, hem de Çelik’in buluşmasını adeta bir basın ordusu izledi.
Deneyimli siyasetçiyi;
Kendisinin dediği gibi 30 yıl öncesinden 1996’daki Refah Partisi İl Başkanlığı döneminden beri gazeteci olarak tanıyoruz, takip ediyoruz.
Bursa’ya katkılarını yakından biliyoruz.
9 yıl kaldığı Urfa milletvekilliği ve bakanlığında da birkaç kez gittiğimiz televizyon çekimlerinde de de pek çok kez şahit olduk.
Çelik gittiği yeri ihya ediyor seviyor, seviliyor.
Şimdi de 2023 seçiminden beri Artvin milletvekili olarak görev yapıyor ki, bilenler biliyor, Bursa’ya her geldiğinde Konak Mahallesi’ndeki evinin bahçesi, derdi ve sorunu olanlar nedeniyle ana baba gününe dönüyor.
Açıkçası, dertlerine çare bulmak için Faruk Çelik’in Bursa’ya gelmesini takip edenler var şehirde.
Yıllardır süren bu tablo, Bursa’da bugüne değin de hiçbir bakanın ya da milletvekilinin evinde görülmedi.
Adaylar açıklandığında 2023’teki son milletvekili seçimleri öncesinde de ifade etmiştik, yine söyleyelim.
Bursa’nın geleceği için Faruk Çelik keşke Bursa’dan aday gösterilseydi.
Bursa bu denli yatırım fakiri olmaz, çarpık şehirleşmenin önüne geçilirdi.
Hızlı Tren şimdiye değin gelmiş, bürokraside bu oligarşik yapının önüne geçilmiş olurdu.
Sahipsiz Bursa’nın sorunları bir an önce çözülür, Bursa artık Ankara’dan görülmeye başlanırdı.
Liyakatsız bürokratlar yerine Bursa’yı bilen Bursalı isimler işbaşına getirilir, kentlilik kimliği canlanırdı.
Yenişehir Havaalanı şimdiye değin Sabiha Gökçen gibi olur, bakanlıktan Bursa’ya ulaşım desteği yağardı.
Her şeyden önce Bursa’ya sahip çıkan bir siyasetçi olurdu Bursa’da.
Çünkü, Bursa böyle çalışkan siyaset adamlarını uzun zamandır özlüyor.
